☄️ Sigortalılık Öncesi Doğum Borçlanması Yargıtay Kararı

iRar. Doğum Borçlanması Nedir?Doğum izni sürelerinin borçlanılması hukukumuza 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile girmiştir. Doğum ya da analık izni tıpkı getirilen diğer borçlanma haklarında olduğu gibi doktora ve uzmanlık öğrenim süreleri, avukatlık staj süreleri, beraatla sonuçlanmak kaydıyla gözaltı veya tutuklulukta geçen süreler, grev veya lokavtta geçen süreler, askerlik süreleri, seçime katılacak adayların görevlerinden istifaları ile seçimler arasında geçen süreler vs. Yasa gereği gelir ya da ücret elde edilemeden ve dolayısıyla prim de yatırılamadan geçirilen bir süredir. Yasakoyucu sosyal düşüncelerle çıkarlar dengesini ve adalet duygularını da gözeterek bu sürelerin sonradan prim ödenerek sigortalılıkta geçmiş gibi işlem görmesini hükme bağlamıştır. Bununla sigortalıların, hayatının belli bir döneminde elinde olmadan uğradığı kaybı bir ölçüde telafi edilmek doğum borçlanması yapan kadın sigortalı çalışmadan gün elde etmiş olur. Kadın sigortalılar genellikle emeklilik için gerekli yaş ve sigortalılık süresi şartını doldururlar ancak doğum nedeniyle iş hayatından uzak kaldıkları için prim ödeme gün sayısı şartını sağlayamazlar. Bu durumda doğum borçlanması devreye girer ve prim ödeme gün sayısını doldurma hakkı tanır. Doğum borçlanması ile prim ödeme gün sayısı artan kadın sigortalı emekli olma hakkına Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu madde 41 uyarınca kadın sigortalılar kanun gereği kullandıkları ücretsiz doğum ve analık izni sürelerini borçlanabilirler. Doğum borçlanması en çok üç doğum ile çocuğun sağ doğması ve yaşaması şartına bağlıdır. Doğum izninin sonradan borçlanması söz konusu olduğunda doğum sırasında aktif sigortalı olma şartı da aranmaz. Doğum sırasında isteğe bağlı sigortalı olunması bu haktan yararlanmaya engel değildir. Yine bu haktan yararlanmak isteyen kadın aktif ya da pasif sigortalı olabilir. Doğum Borçlanması Başvurusu Nereye Yapılır?Doğum borçlanması başvurusunun kamu görevlileri dışındaki sigortalı kadınlar en son çalıştığı yerde bulunan Sosyal Güvelik İl Müdürlüğüne, kamu görevlileri ise Sosyal Güvenlik Kurumu Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü Kamu Görevlileri Daire Başkanlığına yazılı başvuru ile yapılması gerekir. Doğum Borçlanması Süreleri Ne kadardır?Sigortalı kadının doğumdan sonraki sekiz haftalık, çoğul gebelik halinde ise on haftalık süreleri, doğuma üç hafta kalıncaya kadar çalışması halinde, doğum sonrası istirahat süresine eklenen süre dahil toplam istirahat süresi ile birlikte toplam iki yıllık süre sigortalılar doğum nedeniyle çalışamadıkları en fazla üç defa olmak üzere ikişer yıllık sürelerini toplamda en fazla 6 yıla tekabül etmektedir. borçlanması talebinde bulunan kadın sigortalıların doğum yaptığı tarihten sonra adına primi ödenmiş süreler borçlanma hesabında dikkate alınmaz. Prim ödenmiş süreler iki yıllık süreden düşülerek kalan süre borçlanması yapılacak sürede çocuğun vefat etmesi halinde vefat tarihine kadar olan süreler doğumunu yaptıktan sonra iki yıl dolmadan ikinci doğumunu yapan kadın sigortalı, ilk doğumdan ikinci doğuma kadar geçen süre ile ikinci doğum için borçlanabileceği iki yıllık sürenin toplamı kadar geçen süreyi borçlanılabilir. Doğum Borçlanması Tutarı Ne Kadardır?Asgari ücretteki artışla birlikte doğum borçlanması tutarı da arttı. Doğum borçlanması tutarı 2018 yılı için günlük en düşük liradan liraya çıktı. Bu yıl tabandan borçlanması yapacak bir anne tek çocuk için 720 gün en az 15 bin 580 lira, 2 çocuk için 1440 gün 31 bin 162 lira, 3 çocuk için 2160 gün 43 bin 6742 lira ödeyecek. Doğum Borçlanması İle İlgili Sık SorulanlarHizmet Borçlanması İşlemleri Hakkındaki tarih ve 2010/106 sayılı Genelge uyarıca ilk doğum yaptıktan sonra iki yıl dolmadan ikinci doğumunu yapan kadın sigortalı, ilk doğumdan ikinci doğuma kadar geçen süre ile ikinci doğum için borçlanabileceği iki yıllık sürenin toplamı kadar geçen süreyi Sayılı İş Kanunu madde 74’te sözü edilen doğum öncesi sekiz ve doğum sonrası sekiz haftalık olmak üzere en çok on altı haftalık süreyi ve buna ek olarak talebi halinde verilen altı aya kadar ücretsiz izin hakkını kapsamındaki kadın sigortalılar 4857 Sayılı İş Kanunu uyarınca kullandıkları ücretsiz analık ya da doğum iznini borçlanabilecekleri gibi buna ek olarak doğum tarihinden sonraki en çok iki yıllık süreyi de ise yani kamu görevlileri 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu uyarınca doğumdan önceki sekiz ve doğumdan sonraki sekiz hafta olmak üzere on altı hafta doğum iznine sahiptirler. Ancak bu süre ücretli aylıklı olduğundan yasanın bu hükmüne göre borçlanma olanağı yoktur. Bununla beraber 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu madde 108/3 uyarınca doğum yapan memurlara istekleri halinde 104. maddenin A bendinde belirtilen sürelerin ise yani on altı haftalık, çoğul gebelik halinde ise on sekiz haftalık sürenin bitiminden itibaren on iki aya kadar aylıksız izin hakkı tanımıştır. İşte kadın memurların doğum nedeniyle borçlanabilecekleri süre bu süredir. Belirtelim ki, memurların aylıksız izin sürelerini borçlanma olanağı 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu madde 41/1a’dan başka madde 41/1c’de de düzenlenmiştir. Öyleyse kadın memur doğum borçlanmasını dilerse madde 41/1a dilerse 41/1c’ye göre isteyebilir. Hüküm ve sonuçları itibariyle ikisi arasında fark bağımsız çalışanlara doğum borçlanması hakkı tanınmamıştır. tarih ve 2010/106 sayılı Genelge’de de açıkça 1479 sayılı Kanuna tabi olanların doğum izni borçlanması hakkından yararlanamayacakları ifade yaşını doldurmamış çocuğu eşiyle birlikte veya tek başına evlat edinen kadın sigortalılar da doğum borçlanması yapabilir. Diğer yandan, evlat edinilen çocuğu doğuran annenin de doğum borçlanması yapma hakkı bulunmaktadır. Evlat edinilen çocuğu doğuran anne doğumdan evlatlık verildiği süreye kadar olan geçen iki yılı borçlanabilir. Evlat edinen anne ise çocuğu evlat edindiği tarihten doğumdan sonraki iki yıllık sürenin dolduğu tarihe kadar olan süreyi borçlanabilir. İki yaşını doldurmuş çocuğu evlat edinen kadın sigortalıların ise doğum borçlanması yapma hakkı bulunmamaktadır. Doğum Borçlanması Alakalı Emsal Kararlar Sonuç olarak, a bendi kapsamında tescil edilmişken yapılan doğumlar sebebiyle çalışılmayan iki yıllık sürelerin -diğer koşulların varlığı halinde- borçlanılabileceği, tescil edilmeden gerçekleşen doğumlar sebebiyle borçlanma yapılamayacağı kabul edilmelidir Öğr. Gör. Dr. E. Özkaraca, Legal İş Hukuku ve Sosyal Güvenlik Hukuku Dergisi, 26/2010, s. 523 vd .Somut olay yukarda açıklanan ilkeler ışığında değerlendirildiğinde, ilk kez 506 Sayılı Kanun kapsamında tarihinde zorunlu sigortalı olduğu anlaşılan davacının, ve tarihlerinde gerçekleştirdiği doğumlar sebebiyle doğum borçlanması yapamayacağı göz önünde tutulmaksızın yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması nedenlerle, da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya sayılı Kanun’un Geçici 20. maddesi ile 506 sayılı Kanu’nun Geçici 20. maddesi kapsamındaki bankalar, sigorta ve reasürans şirketleri, ticaret odaları, sanayi odaları, borsalar veya bunların teşkil ettikleri birlikler personeli için kurulmuş bulunan sandıkların iştirakçileri ile aylık veya gelir bağlanmış olanlar ile bunların hak sahipleri herhangi bir işleme gerek kalmaksızın bu maddenin yayımı tarihinden itibaren üç yıl içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna devredilerek bu Kanun kapsamına alınacağı kabul edilmiştir. Devir için öngörülen üç yıllık sürenin Bakanlar Kurulu Kararı ile en fazla iki yıl daha uzatılabileceği ve devir tarihi itibarıyla sandık iştirakçilerinin bu Kanunun 4 üncü maddesinin a bendi kapsamında sigortalı sayılacağı kabul edilmiştir. Bu düzenlemeye göre söz konusu sandıkların 2011 yılında Sosyal Güvenlik Kurumuna devredilmesi gerekirken Bakanlar Kurulu, tarih ve 2011/1559 sayılı kararı ile uzatma yetkisini kullanarak sürenin iki yıl uzatılmasına karar vermiş ve devrin gerçekleşmesi 2013 yılına ertelenmiştir. 6283 sayılı Kanun’un 4. maddesi ile 5510 sayılı Kanun’un Geçici 20 maddesinin birinci fıkrasının ikinci fıkrasında yer alan “iki yıl” ibaresi “dört yıl” olarak değiştirilerek banka sandıklarının devri için öngörülen süre 2015 yılına uzatılmış olup Bakanlar Kurulu tarih ve 2013/4617 sayılı kararı ile uzatma yetkisini ikinci kez kullanarak 1 yıl daha sürenin uzamasına karar düzenlemeler nedeniyle 5510 sayılı Kanunun Geçici 20. maddesinde, sandıkların Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı’na kendiliğinden devrini öngören süre dava ve karar tarihi itibariyle henüz dolmadığı için, ilk kez 506 sayılı Kanun kapsamında tarihinden itibaren zorunlu sigortalı olduğu anlaşılan davacının, doğumlar öncesinde tarihleri arasındaki 506 sayılı Kanun’un Geçici 20 kapsamındaki sandık kapsamında geçen hizmetlerinin 5510 sayılı Kanun’un 4. maddesinin a bendi kapsamında belirtilen hizmetler kapsamında değerlendirilmesi mümkün akdine bağlı çalışan kadınlara ilk kez doğum borçlanması yapabilme imkanı tanıyan 5510 sayılı Kanun’un 41/ düzenlemesinde, “a” bendinin ilk kısmında yer verilen borçlanma imkanı, çalışırken ücretsiz doğum ya da analık izni kullanılan sürelere ilişkindir ki bu doğal olarak daha önce sigortalı olmayı gerektirir. Aynı bendin ikinci kısmındaki borçlanma imkanı ise doğrudan ve sadece 4 /1-a kapsamındaki sigortalı kadına tanınmış ve borçlanacağı süre doğum tarihinden sonra iki yıllık süreyi geçmemek kaydıyla hizmet akdine istinaden işyerinde çalışmayacağı süre olarak tanımlanmıştır. Dolayısıyla bu imkandan yararlanabilmek için de, geçmişte hizmet akdine dayalı olarak zorunlu sigortalılık tescilinin yapılmış olması koşulu kabul edilmektedir Hukuk Genel Kurulu’nun günlü 2011/10-311 Esas ve 2011/322 Karar sayılı kararı Somut olayda, 506 sayılı Kanun kapsamında ilk kez tarihinden itibaren zorunlu sigortalı olduğu anlaşılan davacının, doğumlar öncesinde tarihleri arasındaki 506 sayılı Kanun’un Geçici 20. maddesi kapsamındaki sandık kapsamında geçen hizmetlerinin 5510 sayılı Kanun’un 4. maddesinin a bendi kapsamında belirtilen hizmetler kapsamında değerlendirilmesi mümkün olmadığından Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya nedenle direnme kararı olarak her kanun, yürürlüğe girdiği tarihten itibaren derhal hukuksal sonuçlarını doğurmaya başlar ve bu tarihten sonra meydana gelen olaylara ve ilişkilere uygulanır. Bu kuralın doğal sonucu da, kanunların geriye sosyal güvenlik hukukunun özel ve kamusal niteliği itibarıyla ve 5510 sayılı Kanunda, anılan hükümle getirilen, sigortalıların lehine olan bu borçlanma hakkının, Kanunun yürürlüğünden önceki doğum olaylarına uygulanmasını engelleyen bir düzenlemenin olmadığı gözetildiğinde, 5510 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden önce meydana gelmiş doğum olaylarına da uygulanabileceğini kabul etmek gereklidir. Zira maddi hukukun her zaman, hayatın değişen sosyal akışı içinde gelişen tüm olayları ve ayrıntıları kurallaştırma gücüne sahip olmadığını da dikkate alıp, çıkarlar dengesi ve adalet duygularını gözeterek toplumun gereksinmelerini karşılamakla yükümlü bulunan yargı organları, sigortalıların lehine hükümler içeren düzenlemelerin yürürlüğe girdiği durumlarda, kanun koyucunun amacını da göz önünde bulundurarak, söze oranla öze üstünlük tanıyan bir yorumla sonuca dayalı borçlanma hakkından yararlanabilmek için doğum sırasında aktif sigortalı olma şartının aranıp aranmayacağı hususunda ise, geçmişte hizmet akdine dayalı olarak zorunlu sigortalılık tescilinin yapılmış olması, bu haktan yararlanabilmesi için yeterli sayılmalıdır. Kadının fiziksel yapısı, doğurganlık işlevi, aile yükümlülükleri ile çalışma yaşamındaki konumu yanında, doğum borçlanmasıyla amaçlanan sonucun tam olarak elde edilebilmesi için, bu tip borçlanmalarda aranan doğum öncesi sigortalılık, herhangi bir süre sınırına tabi tutulmamalıdır. Konuyla ilgili olarak 5510 sayılı Kanunda değişiklik yapan 5754 sayılı Kanuna ilişkin TBMM alt komisyon raporunda bu değişiklik hakkında, “Ücretsiz doğum ya da analık izin sürelerinin de borçlanılacak sürelerden sayıldığı, bu sürelerde kadın çalışanların doğum ve çocuk bakımı gibi özel bir durum nedeniyle izin kullandığı, bunun sonucunda doğum yapan kadının sosyal güvenlik alanındaki bir hakkı kullanmasından dolayı emeklilikle ilgili sürelerini tamamlamak için ortaya çıkan bir maliyete katlanmak zorunda kalacağı, oysa çocuk bakımının aynı zamanda toplumsal olarak devletin de üstlenmesi gereken bir sorumluluk olduğu…” görüşlerine yer verilmiştir. Bu yaklaşım, cinsiyeti sebebiyle sosyal güvenlik şemsiyesinde farklı muamele görmesi gereken ve başta yaşlılık aylığı olmak üzere çeşitli sosyal güvenlik hakları yönünden de bu şekilde değerlendirilen kadınlar için karşı cinsle eşitliği sağlayıcı bir bakış açısı getirecektir. Böylelikle, prim yatırma imkanı bulunamadığı halde yasa koyucunun çeşitli saiklerle sigortalılık imkanı sunmak ve prim süresine eklemek istediği bu gibi dönemlerin telafisine yönelik getirilen borçlanma müessesesinin amacı da gerçekleşmiş olacaktır. Aksine bir yorum, kanunda bu yönde bir sınırlamanın olmadığı da gözetildiğinde, sosyal güvenlik hakkına aykırılık oluşturacaktır. Hukuk Genel Kurulunun gün ve 10-367/386 sayılı kararında da vurgulandığı üzere sosyal güvenlik, sosyal hukuk devleti tanımı içerisinde yer alan ve bu ilkeyi oluşturan temel kavramlardan birisidir. Sosyal güvenlik alanında oluşturulacak tüm kuralların, özde, sosyal hukuk devleti anlayışına uygun olması zorunludur. Sosyal güvenlik, insanlığın en derin gereksiniminin bir sonucudur. Bu gereksinim, bireyin karşılaşacağı ve yaşamı için tehlike oluşturan olaylara karşı bir güvence arayışının ürünüdür. Tehlikeye ve yoksulluğa düşen birey için asgari bir güvence sağlamak, sosyal güvenliğin varoluş koşulu, diğer bir ifadeyle, olmazsa olmazıdır. Önemli olan yön, sosyal güvenlik kavramına, işlevsel olarak temel bir insanlık hakkı görünümü dayalı borçlanma talep tarihinde sigortalı olmanın gerekip gerekmeyeceği noktasında ise Kanun koyucunun bahis konusu düzenlemede, doğuma dayalı borçlanma hakkını verdiği kişinin borçlanma talep tarihinde sigortalı olmasını gerekli gören bir ifadeye yer vermediği ve bu düzenlemeye göre sigortalı olanların yanında, hak sahiplerinin de, yazılı talepte bulunmaları halinde borçlanabilecekleri dikkate alındığında, böyle bir şartın var olmadığı olayda, ilk kez 506 sayılı Kanun kapsamında tarihinde zorunlu sigortalı olduğu anlaşılan davacının, ve tarihlerinde gerçekleştirdiği doğumlar sebebiyle, ancak doğum tarihinden sonra iki yıllık süreyi geçmemek kaydıyla, hizmet akdine istinaden işyerinde çalışmaması ve çocuğunun yaşaması şartlarının dışında, başkaca bir şart aranmaksızın borçlanma hakkına sahip olduğu kabul edilmelidir. Yapılacak değerlendirmede, zorunlu sigortalı olarak tescil edildikten sonra ilk doğumu yapan ve iki yıllık süre dolmadan ve tekrar çalışmaya başlamadan ikinci doğumu yapan kadın sigortalının, ilk doğumdan ikinci doğuma kadar geçen süre ile ikinci doğum için borçlanabileceği iki yıllık sürenin toplamı kadar geçen süreyi borçlanabileceği anılan maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma halde davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve sair yönler incelenmeksizin hüküm bozulmalıdır. Davacı, doğum borçlanmasının geçerli olduğunun tepitiyle, aksi yöndeki Kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davacının doğum yaptığı ve çocuğunun halen yaşadığı tespit edilmiştir. Sigortalı kadının 2 defaya mahsus olmak üzere doğum tarihinden itibaren 2 yıllık süreyi geçmemek kaydıyla hizmet akdine istinaden işyerinde çalışmaması ve çocuğunun yaşaması şartıyla borçlanarak sigortalılık süreleri kazanmak istediği anlaşılmaktadır. Davalı kurum ise yasada bulunmadığı halde genelge ile yasanın amacına uygun olarak işten ayrıldıktan itibaren 300 gün içinde doğum yapma koşulunu getirmektedir. Uyuşmazlığın çıktığı noktada da bu noktadır. Kanun koyucu doğumun işyerinden ayrıldıktan 300 gün içinde gerçekleşmesi koşulunu getirmemiştir. Yasada olmayan bir kısıtlayıcı düzenlemenin genelge ile getirilerek yasanın kapsamının daraltılması, Kanun Devlet İlkesi ve Sosyal Devlet İlkesi’ne aykırıdır. Bu haliyle davacının davasının yerinde olduğu, 300 gün koşulunun kanunun düzenlemesine ve mantığına aykırı olduğu kanaatine varılmıştır. Davanın kabulü gerekir. Doğum Borçlanması Alakalı Mevzuat Kadın işçilerin doğumdan önce sekiz ve doğumdan sonra sekiz hafta olmak üzere toplam onaltı haftalık süre için çalıştırılmamaları esastır. Çoğul gebelik halinde doğumdan önce çalıştırılmayacak sekiz haftalık süreye iki hafta süre eklenir. Ancak, sağlık durumu uygun olduğu takdirde, doktorun onayı ile kadın işçi isterse doğumdan önceki üç haftaya kadar işyerinde çalışabilir. Bu durumda, kadın işçinin çalıştığı süreler doğum sonrası sürelere eklenir. Kadın işçinin erken doğum yapması halinde ise doğumdan önce kullanamadığı çalıştırılmayacak süreler, doğum sonrası sürelere eklenmek suretiyle kullandırılır. Doğumda veya doğum sonrasında annenin ölümü hâlinde, doğum sonrası kullanılamayan süreler babaya kullandırılır. Üç yaşını doldurmamış çocuğu evlat edinen eşlerden birine veya evlat edinene çocuğun aileye fiilen teslim edildiği tarihten itibaren sekiz hafta analık hâli izni fıkra uyarınca kullanılan doğum sonrası analık hâli izninin bitiminden itibaren çocuğunun bakımı ve yetiştirilmesi amacıyla ve çocuğun hayatta olması kaydıyla kadın işçi ile üç yaşını doldurmamış çocuğu evlat edinen kadın veya erkek işçilere istekleri hâlinde birinci doğumda altmış gün, ikinci doğumda yüz yirmi gün, sonraki doğumlarda ise yüz seksen gün süreyle haftalık çalışma süresinin yarısı kadar ücretsiz izin verilir. Çoğul doğum hâlinde bu sürelere otuzar gün eklenir. Çocuğun engelli doğması hâlinde bu süre üç yüz altmış gün olarak uygulanır. Bu fıkra hükümlerinden yararlanılan süre içerisinde süt iznine ilişkin hükümler öngörülen süreler işçinin sağlık durumuna ve işin özelliğine göre doğumdan önce ve sonra gerekirse artırılabilir. Bu süreler hekim raporu ile süresince kadın işçiye periyodik kontroller için ücretli izin raporu ile gerekli görüldüğü takdirde, hamile kadın işçi sağlığına uygun daha hafif işlerde çalıştırılır. Bu halde işçinin ücretinde bir indirim halinde kadın işçiye, onaltı haftalık sürenin tamamlanmasından veya çoğul gebelik halinde onsekiz haftalık süreden sonra altı aya kadar ücretsiz izin verilir. Bu izin, üç yaşını doldurmamış çocuğu evlat edinme hâlinde eşlerden birine veya evlat edinene verilir. Bu süre, yıllık ücretli izin hakkının hesabında dikkate işçilere bir yaşından küçük çocuklarını emzirmeleri için günde toplam birbuçuk saat süt izni verilir. Bu sürenin hangi saatler arasında ve kaça bölünerek kulllanılacağını işçi kendisi belirler. Bu süre günlük çalışma süresinden madde hükümleri iş sözleşmesi ile çalışan ve bu Kanunun kapsamında olan veya olmayan her türlü işçi için Kadın memura; doğumdan önce sekiz, doğumdan sonra sekiz hafta olmak üzere toplam onaltı hafta süreyle analık izni verilir. Çoğul gebelik durumunda, doğum öncesi sekiz haftalık analık izni süresine iki hafta eklenir. Ancak beklenen doğum tarihinden sekiz hafta öncesine kadar sağlık durumunun çalışmaya uygun olduğunu tabip raporuyla belgeleyen kadın memur, isteği hâlinde doğumdan önceki üç haftaya kadar kurumunda çalışabilir. Bu durumda, doğum öncesinde bu rapora dayanarak fiilen çalıştığı süreler doğum sonrası analık izni süresine eklenir. Doğumun erken gerçekleşmesi sebebiyle, doğum öncesi analık izninin kullanılamayan bölümü de doğum sonrası analık izni süresine ilave edilir. Doğum öncesi analık izninin başlaması gereken tarihten önce gerçekleşen doğumlarda ise doğum tarihi ile analık izninin başlaması gereken tarih arasındaki süre doğum sonrası analık iznine ilave edilir. Doğumda veya doğum sonrasında analık izni kullanılırken annenin ölümü hâlinde, isteği üzerine memur olan babaya anne için öngörülen süre kadar izin verilir. Üç yaşını doldurmamış bir çocuğu eşiyle birlikte veya münferit olarak evlat edinen memurlar ile memur olmayan eşin münferit olarak evlat edinmesi hâlinde memur olan eşlerine, çocuğun teslim edildiği tarihten itibaren sekiz hafta süre ile izin verilir. Bu izin evlatlık kararı verilmeden önce çocuğun fiilen teslim edildiği durumlarda da Memura, eşinin doğum yapması hâlinde, isteği üzerine on gün babalık izni; kendisinin veya çocuğunun evlenmesi ya da eşinin, çocuğunun, kendisinin veya eşinin ana, baba ve kardeşinin ölümü hâllerinde isteği üzerine yedi gün izin A ve B fıkralarında belirtilen hâller dışında, merkezde atamaya yetkili amir, ilde vali, ilçede kaymakam ve yurt dışında diplomatik misyon şefi tarafından, birim amirinin muvafakati ile bir yıl içinde toptan veya bölümler hâlinde, mazeretleri sebebiyle memurlara on gün izin verilebilir. Zaruret hâlinde öğretmenler hariç olmak üzere, aynı usûlle on gün daha mazeret izni verilebilir. Bu takdirde, ikinci kez verilen bu izin, yıllık izinden Kadın memura, çocuğunu emzirmesi için doğum sonrası analık izni süresinin bitim tarihinden itibaren ilk altı ayda günde üç saat, ikinci altı ayda günde birbuçuk saat süt izni verilir. Süt izninin hangi saatler arasında ve günde kaç kez kullanılacağı hususunda, kadın memurun tercihi Memurlara; en az yüzde 70 oranında engelli ya da süreğen hastalığı olan çocuğunun çocuğun evli olması durumunda eşinin de en az yüzde 70 oranında engelli olması kaydıyla hastalanması hâlinde hastalık raporuna dayalı olarak ana veya babadan sadece biri tarafından kullanılması kaydıyla bir yıl içinde toptan veya bölümler hâlinde on güne kadar mazeret izni verilir.Ek 20/2/2014-6525/7 md.F Doğum sonrası analık izni süresi sonunda kadın memur, isteği hâlinde çocuğun hayatta olması kaydıyla analık izni bitiminde başlamak üzere ayrıca süt izni verilmeksizin birinci doğumda iki ay, ikinci doğumda dört ay, sonraki doğumlarda ise altı ay süreyle günlük çalışma süresinin yarısı kadar çalışabilir. Çoğul doğumlarda bu sürelere birer ay ilave edilir. Çocuğun engelli doğması veya doğumdan sonraki on iki ay içinde çocuğun engellilik durumunun tespiti hâllerinde bu süreler on iki ay olarak uygulanır. Üç yaşını doldurmamış bir çocuğu eşiyle birlikte veya münferit olarak evlat edinen memurlar ile memur olmayan eşin münferit olarak evlat edinmesi hâlinde memur olan eşleri de, istekleri üzerine A fıkrası uyarınca verilen sekiz haftalık iznin bitiminden itibaren bu haktan aynı esaslar çerçevesinde yararlanır. Memurun çalışacağı süreler ilgili kurum tarafından Yıllık izin ve mazeret izinleri sırasında fiili çalışmaya bağlı her türlü ödemeler hariç malî haklar ile sosyal yardımlara dokunulmaz.Değişik 11/10/2011- KHK 666/5 md.Bu Kanuna göre sigortalı sayılanların;a Kanunları gereği verilen ücretsiz doğum ya da analık izni süreleri ile 4 üncü maddenin birinci fıkrasının a, b ve c bentleri kapsamındaki sigortalı kadının, üç defaya mahsus olmak üzere doğum tarihinden sonra iki yıllık süreyi geçmemek kaydıyla borçlanılacak sürelerde uzun vadeli sigorta kolları açısından sigortalı sayılmaması ve çocuğunun yaşaması şartlarıyla talepte bulunulan süreleri,b Er veya erbaş olarak silâh altında veya yedek subay okulunda geçen süreleri,c 4 üncü maddenin birinci fıkrasının c bendi kapsamında olanların, personel mevzuatına göre aylıksız izin süreleri,d Sigortalı olmaksızın doktora öğrenimi veya tıpta uzmanlık için yurt içinde veya yurt dışında geçirdikleri normal doktora veya uzmanlık öğrenim süreleri,e Sigortalı olmaksızın avukatlık stajını yapanların normal staj süreleri,f Sigortalı iken herhangi bir suçtan tutuklanan veya gözaltına alınanlardan bu suçtan dolayı beraat edenlerin tutuklulukta veya gözaltında geçen süreleri,g Grev ve lokavtta geçen süreleri,h Hekimlerin fahrî asistanlıkta geçen süreleri,ı Seçim kanunları gereğince görevlerinden istifa edenlerin, istifa ettikleri tarih ile seçimin yapıldığı tarihi takip eden ay başına kadar açıkta geçirdikleri süreleri,i Bu bendin yürürlüğe girdiği tarihten sonraki sürelere ilişkin olmak üzere, 4857 sayılı Kanuna göre kısmi süreli iş sözleşmesi ile çalışan sigortalıların, kısmi süreli çalıştıkları aylara ait eksik süreleri,j Sigortalı olmaksızın, 8/4/1929 tarihli ve 1416 sayılı Ecnebi Memleketlere Gönderilecek Talebe Hakkında Kanuna göre yurt dışına gönderilen ve öğrenimini başarıyla tamamlayarak yurda dönenlerden yükümlü bulunduğu mecburi hizmet süresini tamamlamış olanların, yurt dışında resmî öğrenci olarak geçirmiş oldukları öğrenim sürelerinin 18 yaşının tamamlanmasından sonraki döneme ait olan kısmı,kendilerinin veya hak sahiplerinin yazılı talepte bulunmaları ve talep tarihinde 82 nci maddeye göre belirlenen prime esas günlük kazanç alt ve üst sınırları arasında olmak üzere, kendilerince belirlenecek günlük kazancın % 32’si üzerinden hesaplanacak primlerini borcun tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde ödemeleri şartı ile borçlandırılarak, borçlandırılan süreleri sigortalılıklarına sayılır. i bendi kapsamında borçlanılacak sürelere ilişkin genel sağlık sigortası primlerinin ödenmiş olması halinde, genel sağlık sigortası primi ödenmiş bu sürelere ilişkin borçlanma tutarı % 20 oranı üzerinden ay içinde ödenmeyen borçlanmalar için ise yeni başvuru şartı aranır. Primi ödenmeyen borçlanma süreleri hizmetten sayılmaz. Borçlanma sürelerinin ne şekilde belgeleneceğini belirlemeye Kurum Kanuna göre tespit edilen sigortalılığın başlangıç tarihinden önceki süreler için borçlandırılma halinde, sigortalılığın başlangıç tarihi, borçlandırılan gün sayısı kadar geriye götürülür. Sigortalılık borçlanması ile aylık bağlanmasına hak kazanılması durumunda, ilgililere borcun ödendiği tarihi takip eden ay başından itibaren aylık süreler, uzun vadeli sigorta ve genel sağlık sigortası bakımından;a Birinci fıkranın a, b, d, e, f, g, h ve j bentleri gereği borçlananlar, borçlandığı tarihteki 4 üncü maddenin birinci fıkrasının ilgili bendine göre,b Birinci fıkranın c ve ı bentleri gereği borçlananlar, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının c bendine, i bendine göre borçlananlar ise 4 üncü maddenin birinci fıkrasının a bendine göre,sigortalılık süresi olarak Kanunun yürürlük tarihinden sonraki sürelere ait borçlanmalarda; borçlanılan prime esas gün sayısı borçlanılan ilgili aylara mal edilir. Seçilen prime esas kazanç, borcun ödendiği tarihteki prime esas asgarî kazanca oranlanarak, söz konusu oran ilgili ayın prime esas asgarî kazancı ile çarpılır. Bulunan tutar, ilgili ayın prime esas kazancı kabul edilir. Ancak hesaplanan prime esas kazanç hiçbir suretle o ayın prime esas azamî kazancını geçemez. Davacı, doğum borçlanmasının geçerli olduğunun tepitiyle, aksi yöndeki Kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davacının doğum yaptığı ve çocuğunun halen yaşadığı tespit edilmiştir. Sigortalı kadının 2 defaya mahsus olmak üzere doğum tarihinden itibaren 2 yıllık süreyi geçmemek kaydıyla hizmet akdine istinaden işyerinde çalışmaması ve çocuğunun yaşaması şartıyla borçlanarak sigortalılık süreleri kazanmak istediği anlaşılmaktadır. Davalı kurum ise yasada bulunmadığı halde genelge ile yasanın amacına uygun olarak işten ayrıldıktan itibaren 300 gün içinde doğum yapma koşulunu getirmektedir. Uyuşmazlığın çıktığı noktada da bu noktadır. Kanun koyucu doğumun işyerinden ayrıldıktan 300 gün içinde gerçekleşmesi koşulunu getirmemiştir. Yasada olmayan bir kısıtlayıcı düzenlemenin genelge ile getirilerek yasanın kapsamının daraltılması, Kanun Devlet İlkesi ve Sosyal Devlet İlkesi’ne aykırıdır. Bu haliyle davacının davasının yerinde olduğu, 300 gün koşulunun kanunun düzenlemesine ve mantığına aykırı olduğu kanaatine varılmıştır. Davanın kabulü gerekir. Son 7 yıldır her anneler gününde sigortalılık öncesi doğum yapan annelerin borçlanma haklarının verilmesi için 5510 SS ve GSS Kanunda düzenleme beklerken ,boşuna hayale kapılıyoruz. Bu işin asıl nedeniÇSG Bakanın'a Sosyal Güvenlik açıklarından ,emekli ödemeleri konusunda danışmanlık yapan yetkililer bu kanuni düzenlemenin çıkmaması için ellerinden geleni yapıyorlar. Aşağıdaki yazımızda göreceksiniz; Bu hakkın verilmesi ile birlikte 3 çocuk için 2160 gün demek 6 yıl sigortalılık süresi öncesi yapılan doğumlar da 6 yıl süre kazandırılması ile birlikte erken emeklilik gündeme gelecek,emekli sayısı artacak ve emekli maaş ödemeleri yükselerek SGK bütçesi açık seçim döneminde bu isteklere itibar defa 01/01/1995 yılında sigortalı olan Fatma Hanım 3 çocuğu sigortalılık süresi önce doğduğu için bu hak verilmesi ile birlikte ,sigortalılık başlangıcı 01/01/1989 yılına Yılına Göre20 yıl sigortalılık süresi 51 yaş 5750 gün ile emekli AVANTAJLAR1.6 YIL ÖNCE SİGORTALILIK SÜRESİ DOLACAK2.01/01/1989 GÖRE=45 YAŞ 5300GÜN3.YAŞ DÜŞECEK 450 GÜN EKSİK PRİM DANIŞMANLARI VE SGK ÜST DÜZEY BÜROKRATLARI İTİRAZ anda bu avantajlar olduğu için sigortalılık öncesi doğum süreleri borçlanma kapsamına EMEKLİ OLSUNLAR DİYE BORÇLANMAYI 2'DEN 3 ÇOCUĞA ÇIKTI BARDAĞIN DOLU TARAFINA BAKIN DİYENLERİ SS ve GSSK yapılan son düzenleme ile birlikte 2 çocuk olan doğum borçlanmasıyla birlikte 3 çocuğa verilmesiyle birlikte ,Bağ-Kur ,Emekli Sandığı mensubu kadınlara da verilen bu hak gerçekten olumlu Bağ-Kur'lu sigortalılara yapılan pozitif ayrımcılık ile hakları kadın sigortalılar da 3 yıl doğum borçlanması ile birlikte eski sigortalılar özellikle 01/06/2002 tarihine göre emeklilikte yaş bakımından avantaj yakalama imkanı kadınlar için ise sigortalılık sonrası yapılan doğumlar için borçlanma yaş için erken emeklilik değil ,sigortalılık da aranan eksik günlerini satın alarak ileri yaşlarda olanlara emekli imkanı Ayşe Hanım 01/05/1966 doğumlu olup ,ilk defa 01/01/1986 yılında sigortalı olmuş,2915 gün sigortalılık süresi çocuğu için doğum borçlanması yaparak 5075 gün ile emekli çocuk için doğum borçlanması hakkının verilmesi ile birlikte 720 gün ek gün satın alınması sağlanmış, gün düşmemiş erken emeklilik borçlanması ikiden üçe çıkar iken Bakanlık ve SGK bürokratları karşı çıkmasına rağmen bu yaklaşım da popülist değil mi?Ek verilen 720 gün ile birlikte 2 yıl önce 24 maaş emekli maaşı hediye tek kazandıkları nokta sigortalılık sonrası verilen doğum borçlanması 3 çocuğa kadar ile mevcut sigortalılık günü 4/1a için ÖZÜDoğum borçlanmaları SSK/BAĞ-KUR/EMEKLİ SANDIĞI için 2'den 3'e çıkmış,sigortalılık öncesi için borçlanma hakları annelere bu yıl da verilmemiştir.**SİZDEN GELEN SORULARA CEVAP01/02/1988 yılında yılında sigortalı olduktan sonra yaş düzeltmesi zaman emekli olurum?Ferit08/09/1999 sonrası ilk defa sigortalı olan 60 yaş 7000 gün yada 25 yıl 60 yaş 4500 gün ile emekli düzeltmenizi sigortalı olduktan sonra yapıldığı için sigortalı ilk işe giriş tarihinde yazılı olan 01/02/1988 dikkate alınır.**Engelli bayanım ,engelli olarak SSK'lı işçi olarak yeni vefat Sandığı hayatta SSK emeklisi ,ben SSK'lı işte çalışsam da babamdan yetim aylığı alır mıyım?DilekBabanız emekli sandığı emeklisi olduğu için SSK,Bağ-Kur olsanız da yetim aylığı alacaksınız.**1955 yılında doğan babamız için Bağ-Kur tarım sigortasından 1995 yılında girişi gün prim yıl askerliği tarım zaman emekli olur.?Aykut2200 gün prim ödemeniz gün askerliği ödeyerek geri kalan süreyi EK/5 ile tamamlar emekli olma şansı doğar.**1964 doğumlu annem,1986 yılında ilk defa sigortalı gün primi zaman emekli olur?Gülay58 yaşında 3600 gün ile emekli olacaktır. Sigorta öncesi doğum borçlanması düzenlemesi sigorta başlangıcından önce doğum yapan tüm kadınların ortak beklentisi. Doğum borçlanması kadın çalışanların sigorta başlangıç tarihinden sonra doğan çocukları için borçlanma yaparak bu süreleri SGK hizmetinden saydırmasını sağlayan bir uygulamadır. Doğum borçlanması şartları 2022Doğum borçlanması başvurusu 2022Doğum borçlanması kaç gün kazandırır ?Doğum borçlanması taksitlendirme 2022Sgk öncesi doğum borçlanması çıktı mı ? Sigorta öncesi doğum borçlanması düzenlemesi sigorta başlangıcından önce doğum yapan tüm kadınların ortak beklentisi. Doğum borçlanması kadın çalışanların sigorta başlangıç tarihinden sonra doğan çocukları için borçlanma yaparak bu süreleri SGK hizmetinden saydırmasını sağlayan bir uygulamadır. Malumunuz kadınların doğum borçlanması yapabilmesi için doğumdan önce sigorta başlangıcının olması yazımızda ise sigorta öncesi doğum borçlanması çıktı mı, sigorta öncesi doğum borçlanması ne zaman çıkacak konusunda ayrıntıları bulabilir ayrıca sgk öncesi doğum borçlanması yeni haberleri bulabilirsiniz. Doğum borçlanması şartları 2022 Eğer doğum öncesi sigorta yoksa mevcut uygulamada borçlanma yapamıyorsunuz. Kadınlarda doğum borçlanması şartlarını kısaca şöyle sıralayabiliriz; Kadınlara doğum borçlanması 3 çocuğa kadar yapılır. Her çocuk için 720 gün olmak üzere toplamda 2160 güne kadar borçlanma yapma hakkınız var. Borçlanma başvurusu yapabilmeniz için doğumdan önce herhangi bir kapsamda sigorta başlangıcınızın olması gerekiyor. Staj/çıraklık kapsamındaki sigorta başlangıcı da doğum borçlanması için ilk giriş olarak kabul edilebiliyor. Borçlanma yapılacak süre doğum tarihinden sonraki 24 aylık süredir. Bu süre içerisinde adınıza prim ödemesi yapılmadıysa 24 aylık süreyi yani 720 günü borçlanma hakkınız var. Eğer 24 aylık sürede prim ödenen zamanlar varsa prim ödenmeyen süreleri borçlanırsınız. 24 aylık sürenin tamamında adınıza prim ödemesi varsa bu durumda borçlanma hakkınız olmayacaktır. Sigortasız annenin doğum borçlanması yapma hakkı bulunmamaktadır. Doğum borçlanması başvurusu 2022 Son çalışmanız sigorta ya da bağkur ise son çalışmanızın bağlı olduğu SGK’ya, Son çalışma emekli sandığı ise başvuruyu Kamu Görevlileri Daire Başkanlığı-Mithatpaşa Cad. No 7 Sıhhıye/ANKARA adresine yollamanız gerekiyor. Başvuru için SGK borçlanma başvuru formu ve kimlik fotokopiniz yeteri başvuru formunu buradan indirebilirsiniz >> doğum borçlanması başvuru formu indir. Başvuruyu e-devletten de kolayca yapabilirsiniz. E-devletten doğum borçlanması başvurusu nasıl yapılır sayfamızdan adım adım e-devlet üzerinden nasıl doğum borçlanması başvurusu yapabileceğiniz konusunda bilgi bulabilirsiniz. Sigortadan önceki doğum borçlanması düzenlemesinin büyük ihtiyaç olduğunu ve bu hakkın tanınması gerektiğini düşünmekteyiz. Zira erkek çalışanlar sigorta öncesi askerlik sürelerini borçlanma hakkına sahipken kadınların sigortadan önceki doğuma borçlanma yapamaması eşitlik ilkesine aykırılık teşkil etmekte. Sgk öncesi doğum borçlanması çıktımı gibi konularda doğum borçlanmasında son durumların takibi için sayfamızı takipte kalmanızı öneririz. Doğum borçlanması kaç gün kazandırır ? Borçlanma işlemi herhangi bir kapsamda staj ve çıraklık dahil ilk SGK tescil tarihinden sonra doğan üç çocuk için yapılabilmekte. Her bir çocuk için 720 güne kadar, toplamda da 3 çocuk için 2160 güne kadar borçlanma yapılabilmekte. Eğer anne adına çocuğun doğum tarihinden sonraki 24 aylık sürede prim ödenmediyse bu sürenin tamamı borçlanılabilir. Eğer prim ödenen süreler varsa bu süreler borçlanılacak kısımdan düşülerek borçlanma yapılır. Borçlanma hakkı olunan tüm süreler hizmete eklenir. Doğum borçlanması taksitlendirme 2022 Doğum borçlanması başvurusu yaptıktan sonra Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından borçlanma tutarının ödeneceğini gösteren tebligat gönderilir. Bu tebligata istinaden tebliğ tarihinden itibaren çıkartılan borcun en geç 30 gün içerisinde peşin olarak ödenmesi gerekiyor. Doğum borçlanması için taksitlendirme yapılmıyor. Çıkarılan borcun tek seferde ve peşin olarak yatırılması gerekiyor. Sgk öncesi doğum borçlanması çıktı mı ? Her yıl olduğu gibi 2022 yılı içerisinde de ssk öncesi doğum borçlanması düzenlemesi ile ilgili tekliflerin TBMM’ye sunulmasını bekliyoruz. Tabi asıl önemli olan konu sgk öncesi doğum borçlanması 2022 teklifleri değil önemli olan Hükümet’in sigortadan önce doğum borçlanması düzenlemesine bakış açısı. Şu ana kadar doğum öncesi borçlanma çıkarılması konusunda Hükümet tarafından somut bir adım atılmış değil. Şu an için sgk öncesi doğumlar için Mecliste çalışma da bulunmuyor. 2022 yılında düzenleme çıkar mı derseniz belli olmamakla birlikte zor olduğunu düşünmekteyiz. Sigorta öncesi doğum borçlanmasında son durum ve gelişmeleri bu yazımız altında takip edebilirsiniz. Güncel borçlanma tutarlarına sgk doğum borçlanması hesaplama sayfamızdan ulaşabilirsiniz. Doğum nedeniyle iş hayatından uzaklaşan kadınlara her doğumda 720 gün borçlanma hakkı veriliyor. Üç doğumu borçlanma hakkına sahip olan bir kadın sigortalı 2 bin 160 gün borçlanma yapabiliyorKadın çalışanlar doğum nedeniyle iş hayatından uzak kalırlar. Bu nedenle de emekli olmak için gerekli gün sayısı şartını doldurmakta zorlanırlar. İşte bu yüzden doğum borçlanması düzenlemesiyle doğum nedeniyle iş hayatından uzaklaşan kadın çalışanlara doğum borçlanması hakkı tanınır. Ancak her durumda doğum borçlanması yapmak gerekli 2014 yılına kadar bütün sigortalılara doğum borçlanması hakkı 2014’te değişti2014 yılında 6552 sayılı Kanun’la yapılan değişiklik sonrasında bütün sigortalılara doğum borçlanması hakkı tanındı. Bu tarihten sonra sigortalılık statüsü fark etmeksizin bütün kadın sigortalılar doğum borçlanması yapma hakkına 4/b’li ve 4/c’li, yani SSK’lı, Bağ-Kur’lu ve Emekli Sandığı mensubu bütün kadın sigortalılar doğum borçlanması hakkına sonrası çalışmada avantajları var mı?Staj yapan kadın sigortalıların doğum borçlanmasıyla emeklilik yaşını öne çekme ihtimali hayatına staj yaparak başlayan ve bu dönemde adına kısa vadeli sigorta kolları primi yatan kadın sigortalılar daha sonra uzun vadeli sigorta kollarına tabi olarak çalışmaya başladıkları süre içerisindeki doğumlarını durumda, ilk kez uzun vadeli sigorta kollarına tabi olarak çalışmaya başladıkları tarih borçlandıkları süre kadar geri gelir. Bu da emeklilik yaşını öne 25 Mayıs 1994 tarihinde staj girişi olan ve bu sürede adına kısa vadeli sigorta kollarına prim ödenen kadın sigortalı 25 Mayıs 1997 tarihinde uzun vadeli sigorta kollarına tabi olarak işe girmiş ise bu girişi nedeniyle 54 yaşında, prim günü ve 20 yıl sigortalılık şartıyla emekli olabilecektir. Bu kadın sigortalının 25 Mayıs 1995 tarihinde gerçekleştirdiği doğumu borçlanma hakkı borçlanması sonrası ilk kez uzun vadeli sigortalı olduğu tarih iki yıl geriye gidecektir. Bu durumda, 25 Mayıs 1995 olarak güncellenen sigortalı olduğu tarih ile bu kişinin emeklilik şartları 52 yaş, prim günü ve 20 yıl sigortalılık yıllık doğum borçlanması iki yıl erken emeklilik hakkı doğuracaktır. Ancak bu durum yalnızca staj girişi ile ilk kez uzun vadeli sigorta kollarına tabi olunan süre içerisindeki doğumların borçlanılması halinde geçerlidir. Diğer doğum borçlanmalarında yalnızca prim ödeme gün sayısı eklenir, emeklilik yaşı sigorta işlemlerine ne katkı sağlar?Doğum borçlanması yapan kadın sigortalı çalışmadan gün elde etmiş olur. Kadın sigortalılar genellikle emeklilik için gerekli yaş ve sigortalılık süresi şartını doldururlar ancak doğum nedeniyle iş hayatından uzak kaldıkları için prim ödeme gün sayısı şartını durumda doğum borçlanması devreye girer ve prim ödeme gün sayısını doldurma hakkı tanır. Doğum borçlanmasıyla prim ödeme gün sayısı artan kadın sigortalı emekli olma hakkına günün hepsi kullanılmalı mı?Doğum borçlanması doğumdan sonraki en fazla iki yıllık süre için yapılabilir. Her doğumda en fazla 720 günlük süre borçlanılabilir. Bu sürenin üzerinde doğum borçlanması yapılamaz. Dolayısıyla, her doğum sonrasında kadın sigortalı 720 gün borçlanma hakkına sahiptir. 720 günün altında borçlanma mümkün. Üst limit 720 gün olmak üzere kadın sigortalı istediği kadar borçlanma doğumda günKadın sigortalılar üç doğuma kadar borçlanma yapabilirler. Bu hak daha önce iki doğumla sınırlıydı. 2014 yılında yapılan değişikliğin sonrasında hem bütün kadın sigortalılara doğum borçlanması yapma hakkı tanındı, hem de doğum borçlanması hakkı üçe çıkarıldı. Bu sayede, üç doğumu borçlanma hakkına sahip kadın sigortalının 2 bin 160 gün borçlanma hakkı tarihini daha öne çeker mi?Doğum borçlanması ancak doğumdan önce sigorta girişi olan kadın sigortalılar tarafından yapılabilir ve yalnızca prim ödeme gün sayısı sonraki süreler borçlanılabildiği için sigorta girişi geri gitmez ve emeklilik için avantaj söz konusu doğum borçlanması yapan kadın sigortalı daha önce hangi koşullara tabi olarak emekli olacaksa, yine aynı koşullar üzerinden emekli koşullarında herhangi bir değişiklik olmaz. Yalnızca gün kazanılması söz konusu şartları nelerdir?Doğum borçlanması yapılabilmesi için doğum yapan kadının doğumdan önce sigortalı olarak çalışıyor olması şarttır. Sigortalılık öncesi doğumlar borçlanılamaz. Diğer yandan, doğum borçlanması yapılabilmesi için doğan çocuğun sağ olması gerekir. Doğum borçlanması yapacak kadın sigortalının borçlanma yapacağı sürelerde, yani doğumdan sonraki en fazla iki yıllık süre içerisinde uzun vadeli sigorta kollarına tabi sigortalı olmaması da gerekir. Borçlanma yapılacak sürelerde adına prim yatırılmamış olması şarttır. Memur, işçi, emekli, SGK, SSK, Bağkur'lu milyonlarca kişi merak ediyordu. Tek tek açıklandı. Memurların emekliliği 30 günden mi 35 gün üzerinden mi hesaplanıyor? Memuriyetten istifa eden birisi geçen süre için emekli ikramiyesi alabilir mi? EYT’ye takılan kaç yaşında emekli olur? Kadınlar sigortalılık öncesi doğum için borçlanma yapabilir mi? Ne kadar emekli maaşı alırım? Gibi çok sayıda soruya İş ve Sosyal Güvenlik Uzmanı Yazarımız Mert Nayır yanıt verdi...• 24 Nisan 2020 - 0853 • Son Güncelleme 05 Şubat 2021 - 0019• 24 Nisan 2020 - 0853 • Son Güncelleme 05 Şubat 2021 - 00191Milyonlarca, memur, işçi, dul, yetim, emekli bu sorulara yanıt arıyor. En çok merak edilen ise ne zaman emekli olurum? Memur ve işçi emekliliği arasındaki farklar, devlet desteğinden nasıl yararlanırım? Sizde merak ediyorsanız uzmanasor sorularınızı yollayın uzmanlarımız yanıtlasın. İşte o sorular ve yanıtları…2Gelinim kuaför Bağkur’lu senelerdir ödüyor. Şimdi dükkân kapandı para gelmiyor, devletten oda maaş alabilir mi ne yapabilir? Küçük ölçekli işletme sahipleri için ne yazık ki şimdilik bir düzenleme bulunmuyor. 2021 Yılına ertelenen Ahilik Sandığı yürürlükte olsaydı dükkanı kapanmış ya da iflas etmiş olan işletmeler de işsizlik ödeneği alabilecekti. Mevcut durumda Hazine ve Maliye Bakanımızın yapmış olduğu açıklamalara göre sadece kredi desteği iş göremezlik raporu bitti, doktora gittik 2 ay rapor verdi sağlık kuruluna gittik raporu almadı. Genelgeye göre otomatik sistem raporlu yapıyor geçerli dedi. Sistemde görünür mü rapor parası zamanında yatar mı? Kronik rahatsızlığı bulunan hastaların 1 Mart ve sonrasında dolan reçete ve raporları ikinci bir duyuruya kadar otomatik olarak uzatılmıştır. Çıkan Genelgeye göre herhangi bir işlem yapmanıza lüzum yoktur, yine rapor ödemelerinizi her ayın 8’i ila 14’ü arası Ben 52 yaşındayım 4/c kapsamında 1990 yılında memuriyete başladım. 25 yıl 10 ay memur olarak hizmet yılında 8 ay kısa dönem askerlik yaptım ve 1994 yılında maaşımdan kesilerek parasını ödedim borçlanma yaptım. Emeklilik te yaş ve 25 yıl şartını tamamladım. Akabinde emekli dilekçesi vererek emekli olmak istedim. SGK askerlik borçlanması yaptığıma dair ödeme dekontu istedi. Kendi kayıtlarında dekontları bulamamışlar. Çalıştığım kurumda ödeme dekontunu özlük dosyamda bulamadı. Ama hizmet cetvelinde borçlandığım belirtilmiş. Benim maaşımdan 1994 yılında kesilerek SGK’ya borçlanmam yapıldı. Ben bunu biliyorum. SGK ödeme dekontunu bulamadıysa suç kimin? Bu durumda ben ne yapmalıyım. Parasını ödediğim halde askerlik sayılmayabilir mi? Benin yasal hakkım nedir? Saygılarımla C. Çetinkaya 5Prim tahsilatı ve işlenmesi SGK’nın yükümlülüğünde olan bir durumdur. Sigorta girişi bulunup da prim ödemesi olmayan insanlar da aynı konudan ötürü mağdur edilmektedir. Ancak Yargıtay’ın ödeme ve tahsil işlemleri SGK’nın görevidir, sigortalıyı bağlayıcılığı yoktur’ şeklinde kararı mevcuttur. Konuyla ilgili dava yoluna giderek hizmetlerinizi saydırabilirsiniz. Daha detaylı bilgi için bir avukatlık bürosuna danışmanız faydanıza günler ismim Baki T. 21/04/1972 doğumluyum, 2007’de İtalya’dan geldim. Geçen yıl askerliği de yatırdım. Toplam Türkiye’den sigortam 2745 gün. 2008 Yılından bu yana sigortalı çalışıyorum, bana nasıl bir emeklilik önerirsiniz bu yıl yatırmak istiyorum. Emeklilik hesaplamaları sigortalılık başlangıç tarihinize göre belirlenmektedir. 09/09/1999 Tarihi sonrasında sigortalılığınız başlamışsa 60 yaş 7000 prim günü şartlarına tabisiniz. İlk sigortalılık başlangıcınız daha eskiyse aşağıdaki link üzerinden kolayca emeklilik hesaplamanızı hocam, ben 3 Mart 1992 de askere gittim. Sigorta girişim ve doğum tarihim işe çıkış tarih ben kaç yaşında emekli olacağım? Sigortalılık başlangıç tarihinize istinaden 60 yaş 7000 prim günü şartlarına tabisiniz. Ancak askerlik borçlanması ile sigortalılık başlangıcınızı 08/09/1999 tarihine çekebilirseniz 58 yaş 5975 prim günü şartlarına sahip olursunuz. Bu süreye inebilmeniz için 9 ay askerlik borçlanması yapmanız ben Mehmet, doğumluyum. 11 aydır iş bulamıyorum. 6000 iş günüm var ve evime zor zahmet bakabiliyorum. 1 Kızım var okula giden, onun masraflarını bile karşılayamaz oldum. Bize de bu haklardan bir şeyler çıkar mı? Merhaba, Meclis komisyonundan yeni geçen Torba Yasaya göre işsiz kişilere günlük 39,24 TL ücret ödenecektir. Ayrıca koruma kalkanı paketi kapsamında birçok yardım kampanyası da başlatılmıştır. Bağlı bulunduğunuz il ve ilçelerdeki Belediye veya Kaymakamlıklarını ziyaret ederek Sosyal Yardım müracaatında bulunabilirsiniz. Dar gelirli ailelere her Belediye tarafından ayrıca ek yardım Nisan doğumluyum 1992 Mayıs işe giriş tarihim 5500 iş günü Bağkur ve SSK var son 7 yıl SSK’lıydım ne zaman emekli olabilirim? Teşekkürler Sigortalılık başlangıç tarihinize istinaden 53 yaş ve 5600 prim günü şartlarına tabisiniz. 100 Gün eksiğiniz kalmış, bu süreyi de ister çalışarak isterseniz de borçlanarak askerlik ya da isteğe bağlı ödeyebilirsiniz. En erken emeklilik tahsis talep tarihiniz 2027 doğum tarihli işe giriş tarihli EYT' e takılan biri kaç yaşında emekli olur. 20 yıl SSK'lı çalışmış. Sigortalılık başlangıç tarihinize istinaden 51 yaş 5450 prim günü şartlarına tabisiniz. EYT ile ilgili ne yazık ki meclis gündeminde herhangi bir çalışma bulunmamaktadır. Olur da bu yönde bir yasa çıkarsa yasa şartlarına göre emeklilik hakkı elde TSK’da yılları arası sivil memur olarak çalıştım. Kendi isteğimle işten istifa ettim. Sonra SSK’lı olarak çalışarak 2018 yılında emekli oldum. Memuriyette geçen süre için emekli ikramiyesi alabilir miyim? Teşekkürler İkramiye ve tazminat ödemeleri 4/a gibi 4/c statüsünde de 1457 sayılı kanunun 14. Maddesine uygun olmak zorundadır. İlgili kanun maddesine göre çalışan, kendi isteği ve kusuru dışında iş akdi sonlanırsa tazminat hakkı ayrıca, kadınlar 20, erkekler 25 yıllık hizmetini tamamladığı zaman yaşı beklemek koşuluyla istifa ederse tazminat talebinde bulunabilir. Bu durumda kendi tercihinizle istifa etmiş olduğunuz 4/c görevinizden ötürü tazminat ya da ikramiye ödemesi doğumluyum sigorta giriş tarihim 18 ay Askerlik yaptım şu an 4565 iş günüm var fakat çalışmıyorum koşullarımı tamamlamak adına askerliğimi prim gün sayıma saydırıp kalanını da isteğe bağlı sigortalı olarak tamamlamak benim için avantajlı olur mu? Saygılarımla. Sigortalılık başlangıç tarihinize istinaden emeklilik şartlarınız 54 yaş 5675 prim günüdür. Askerlik hizmetiniz sigortalılık başlangıcınızdan önce olduğundan ilk işe giriş tarihinizi geriye götürmeyecektir. Yani size sadece prim günü avantajı sağlar. Emeklilik yaşınızın dolmasına 8 yıl var, bu süre içerisinde çalışmayı düşünmüyorsanız elbette askerlik borçlanması yapmanız uygun olacaktır. Ancak eksik 1110 prim gününüzü 8 yıl içerisinde çalışarak tamamlamanız sizin için daha az maliyetli olabilir. Bugün en düşük günlük askerlik borçlanması 31,39 TL’dir. Bunu askerlik süreniz ile çarptığınızda 16 bin 951 TL’lik bir rakam çıkacaktır. Tabi tercih benim SSK girişim Primim 8282 yasal olarak Eylül’de 49 olacak kamu kurumunda çalışmaktayım. Tazminat hesaplaması 30 günden mi yoksa 35 günden mi olacak? tarihinde sendikali olduk, sendikanın söylediği 35 gün üzerinden. Ne kadar doğru bilgi verirseniz ona göre hareket etmek istiyorum. Teşekkür ediyorum. Kıdem tazminatının hesaplaması 1475 sayılı eski iş kanunun 14. Maddesine göre yapılmaktadır. İlgili maddeye göre herhangi bir iş sözleşmesinin kıdem tazminatını gerektiren bir nedenle feshi durumunda, çalışılan her tam yıl için 30 günlük brüt ücret tutarında kıdem tazminatı ödenmektedir. Bir yıldan artan süreler de oranlanarak hesaplamaya dahil edilecektir. Kıdem tazminatı hesaplamaları sırasında işçiye ödenen ücretin yanı sıra, kendisine düzenli olarak sağlanan tüm para ve para ile ölçülebilen menfaatlerin yol parası, yemek parası, düzenli olmak koşuluyla ikramiye ödemeleri vb. brüt tutarları dikkate alınmaktadır. Her tam çalışma yılı için ödenen kıdem tazminatı tutarı, fesih tarihinde geçerli olan kıdem tazminatı tavanı ile sınırlandırılmıştır. Sendika ve toplu iş sözleşmelerinde bu süreler arttırılabilir, yani toplu iş sözleşmesi ile kıdem tazminatı hesabı yıllık 30 günlük ücret üzerinden değil de 35 olabilir ya da 40 olabilir. Bu gibi durumlarda sendika temsilciniz ile görüşmeniz ve konuyu netleştirmeniz daha uygun tarihim 3 Şubat 1964, SSK girişim 1 Mart 1989, toplam pirim günüm e-devlette görünen 4318. 306 Gün Bağkur’um var, buna dahil mi bilmiyorum. 3600 Günü 2014 senesinden sonra tamamladım, askerliğimi 550 gün yaptım. Askerliğimi yatırırsam normalde nasıl emekli olurum, 3600 günden nasıl emekli olurum? Şimdiden teşekkürler. Öncelikle Bağkur sürenizin belirtmiş olduğunuz gün sayınıza dahil olup olmadığını anlamanız için e-devlet üzerinden Sosyal Güvenlik Kurumu uygulamalarından 4A Hizmet Dökümü’ ekranına bakmalısınız. Burada 4/b hizmetleriniz görüntülenmez, burada gördüğünüz rakama Bağkur sürenizi dahil hepsi dahil 4318 prim gününüz varmış gibi hesaplama yapacağız. 3600 Prim günüyle yaşlılık aylığına müracaat etmek isterseniz 60 yaşını beklemeniz gerekecektir. Normal emeklilik şartlarınız ise 51 yaş 5450 prim günüdür. 550 Gün askerlik borçlanması yaparak yaş şartını 50’ye prim günü şartını ise 5375’e indirebilirsiniz. Borçlanma işlemi sonrası eksik kalacak olan 507 günü de ister çalışarak isterseniz de isteğe bağlı şekilde 25 raporum var EYT mağduruyum, tam çalışamıyorum belden ameliyat oldum 6 adet vida takılı, hiç bir gelirim yok SSK ne gibi yardımı olur ne yapmalıyım? Yüzde 25’lik rapor ile ne yazık ki malulen yada engelli emekliliğine müracaat etmeniz mümkün değil. Sosyal Yardım Başvurusunu 1000 TL’lik destek paketi aşağıdaki link üzerinden e-devlet şifrenizle yapabilirsiniz. Ayrıca il ve ilçe belediyeleri ve Kaymakamlıklarından da yakacak, giyim, erzak vb. yardım taleplerinde ev hanımı isteğe bağlı tarım sigortası yaptırdım tarihinden itibaren kesintisiz yatırıyoruz. Kendisi doğumlu sigortalılık öncesi 3 çocuk var ancak borçlanamıyoruz. Ne zaman emekli olabilir. Şimdiden teşekkür ederiz. Eşinize Ek5 tarım sigortası ödüyorsanız 58 yaş 7200 prim günü şartıyla, normal isteğe bağlı ödeme yapıyorsanız Bağkur yine 58 yaş 5400 gün ile aylık alabilir. Ek5 Sigortalısının 2008 sonrası girişlileri için 4500 prim gününün yanında 25 yıllık da sigortalılık süresi aranır. Doğum borçlanmalarından ne yazık ki sigortalılık süresinden önce olduğundan faydalanamamaktasınız. Eşiniz 60 yaşını doldurmuş, emeklilik plan ve programı için ikametinizde bulunan Sosyal Güvenlik Merkezini ziyaret etmeniz hatalı işlem ve vakit kaybınızı önleyecektir.

sigortalılık öncesi doğum borçlanması yargıtay kararı