✨ Yavuz Sultan Selim Zamanında Osmanlı Haritası
YC7j. yavuz sultan selim yavuz sultan selim YAVUZ SULTAN SELİM I. Selim ya da Yavuz Sultan Selim Osmanlı Türkçesi سليم الأول d. 10 Ekim 1470 – ö. 21/22 Eylül 1520[1][2], 9. Osmanlı padişahı ve 74. İslam halifesidir. Babası II. Bayezid, annesi Dulkadiroğulları Beyliği'nden Gülbahar Hatun'dur.[3] Tahtı devraldığında km2 olan Osmanlı topraklarını sekiz yıl gibi kısa bir sürede 2,5 kat büyütmüş ve ölümünde imparatorluk topraklarının km2'si Avrupa'da, km2'si Asya'da, km2'si Afrika'da olmak üzere toplam km2'ye döneminde Anadolu'da birlik sağlanmış; halifelik Abbasilerden Osmanlı Hanedanına geçmiştir. Ayrıca devrin en önemli iki ticaret yolu olan İpek ve Baharat Yolu'nu ele geçiren Osmanlı, bu sayede doğu ticaret yollarını tamamen kontrolü altına almıştır. Selim, tahta babası II. Bayezid'e karşı darbe yaparak çıkmıştır. Şehzade Selim, tahta çıkmadan önce vali olarak Trabzon'da görev yapmıştır. Yavuz Sultan Selim'e kızını vermiş olan Kırım Hanı Mengli Giray, ona askeri destek sağlayarak tahta geçmesine yardım etmiştir. 1512'de tahta çıkan Sultan Selim, Eylül 1520'de Aslan Pençesi Şirpençe denilen bir çıban yüzünden henüz 50 yaşında iken vefat etmiştir. PADİŞAHLIK ÖNCESİ Sert mizacından dolayı Yavuz ve şehzâdeliğinden beri Selim Şah olarak anılan Sultan Selim, hicri 875/rumi 10 Eylül 1470 tarihinde babası Şehzade Bayezid'ın sancakbeyliği görevi nedeniyle Amasya'da dünyaya geldi. Babası II. Bayezid, annesi ise kimi kaynaklara göre Dulkadiroğulları Beyi Alaüddeyle Bozkurt Bey'in kızı Gülbahar Hatun, bazılarına göre Dulkadiroğulları Beyi Alaüddeyle Bozkurt Bey'in kızı Ayşe Hatun[8], bazı kaynaklara göre ise Zulkadiroğlu Alâüddevle'nin kızı Ayşe Hâtun'dur[9]. Osmanlı'nın, daha küçük yaşlarda devlet tecrübesi kazanması için şehzadeleri sancaklara gönderme gereği Şehzade Selim de Trabzon'a vali olarak atandı. Trabzon valiliği Fatih Sultan Mehmed zamanında, Sivas Vilâyetinin Amasya Sancağında, büyük oğlu Şehzade Bayezid sonradan II. Bayezid Sancakbeyi iken; yine Sivas Vilayetine bağlı Trabzon Sancağında da Şehzâde Bâyezid’in en büyük oğlu Abdullah, Sancakbeyi olarak bulunmaktadır. Trabzon’da İçkale Camii şadırvanında Sancakbeyi Abdullah’ın 875/1470 tarihli bir kitâbesi bulunmuştur. Şehzâde Abdullah’ın Trabzon Sancakbeyi olarak 886/1481 yılına kadar bu görevde kaldığı anlaşılmaktadır. Trabzon'da Şehzâde Abdullah'tan sonra, Trabzon Sancakbeyi olan ikinci ve son şehzâde Yavuz Sultan Selim'dir. Fatih Sultan Mehmed’in vefâtı ile II. Bâyezid Han 1481-1512, Osmanlı Devleti tahtına pâdişâh olarak cülûs ettiği zaman, oğlu Şehzâde Selim’i 886/1481 yılında Trabzon Sancakbeyi olarak tayin etmişti. Şehzâde Selim, gemi ile Kefe’ye oğlu Süleyman'ın yanına gidişine kadar, 886-915/1481-1510 yılları arasında yaklaşık olarak 29 yıl, Trabzon’da valilik yapmıştır. Valiliği sırasında devlet işleri yanında ilimle de uğraşmış ve alim Mevlana Abdülhalim Efendi'nin derslerini takip etmiştir. Daha o zamanlarda Şehzade Selim, devletin bel kemiği Türkmenlerin devletten duyduğu memnnuniyetsizliği ve Safevi Devleti'ne yönelmelerini farketmiştir. Türkmenleri devlete bağlamak için Şehzade Selim, İstanbul yönetiminden izin almaksızın Gürcüler üzerine sefer yapmış ve bu seferlerin en önemlisi olan Kütayis seferinde Kars, Erzurum, Artvin illeri ile birçok yeri fethederek Osmanlı topraklarına katmıştır 150 Hatta devlet töresine göre elde edilen ganimetin beşte birini beyt-ül mal'a katması gerekirken onu da mücahid Türkmenlere bırakmıştır. II. Bayezid'ın son seneleri ve şehzad II. Bayezid'ın 8 oğlu olmuştu; oğulları yaş sırası ile Abdullah, Şehenşah, Alemşah, Ahmed, Korkud, Selim, Mehmed, Mahmud'dur. Ahmed, Korkud ve Selim dışındakiler babalarının sağlığında ölmüşlerdi. Selim Trabzon, Korkud Saruhan, Ahmed Amasya illerinde vali olarak görev yapıyordu. Selim'in oğlu Süleyman Kefe; Ahmed'in oğlu Bolu sancakbeyi olarak görev yapıyordu. Karaman valisi Şehzade Şehenşah'ın ölümü üzerine, Beyşehri'nde bulunan oğlu Mehmed Konya'ya tayin edildi; Şehzade Alemşah'ın oğlu Osman ise Çankırı sancakbeyi olarak görevdeydi. Şehzade Mahmud'un oğlu Orhan babasının Manisa'ya nakli ile Kastamonu beyliğine atanmış, Mahmud'un diğer oğlu Musa ise Sinop Beyi olmuştu. Şehzade Mahmud'un en küçük oğlu Emirhan ise, çok küçük olduğundan henüz ataması yapılmamıştı Şehzade Selim, Trabzon valiliği sırasında Türkmenlerin ve askeri başarıları münasebetiyle de yeniçerilerin desteğini arkasına almıştı. Ancak Osmanlı bürokrasisi, Şehzade Ahmet'in tahta çıkmasını desteklemekte idi. Manisa sancağındaki Şehzade Korkut'un erkek çocuğu olmadığından tahta çıkma şansı az olarak görülmekteydi. Konya'daki Şehzade Şehenşah 2 Temmuz 1511'de -babasından 6 ay evvel- vefat ettiğinden taht kavgasına dahil olamamıştı Şehzade Selim, uzun zamandır kötü giden devlet işlerinden ötürü artık saltanatı terk edeceğini haber almıştı. Fatih Kanunnamesi'ne göre hükümdar olan şehzade diğer kardeşlerini öldürecekti; bunun için kardeşleri Korkud ve Ahmed'in hareketlerini yakından takip ediyordu. Selim saltanatı ele geçirmek için kardeşleri gibi o da hazırlık yapmış, kendi askerlerine ek olarak Kırım Hanı kuvvetlerinden de istifade etmiştir. Rumeli'ye geçtiğinde yanında Kırım Hanı'nın küçük oğlunun komutasında 350 kadar eler meselesiasker de vardı. Ayrıca taraftarları sayesinde Yeniçeri Ocağı'nın desteğini de elde etmişti. Geri Oylar Average members rating out of 10 Henüz Oylanmamış Votes 0
Yavuz Sultan Selim Tuğrası üzerinde yazan yazının Türkçe meali şu şekildedir; Selim-Şah bin Beyazid Han el-muzaffer daima. Tuğrada yazan şah ve han kelimeleri unvan ve padişahlıktan dolayı yazılmış olup bin oğlu anlamına gelmektedir. Yani tuğrada, Beyazid Han'ın oğlu Selim Şah denilmektedir. Osmanlı tuğralarında baba ve oğlun adlarının her ikisinin de tuğrada yazılması bir gelenektir. Bütün padişahların tuğralarında hem babalarının hem de kendilerinin isimleri yazmaktadır. Tuğranın sahibi olan padişahın ismi tuğranın en altında yazar. Tuğralar Osmanlı padişahları için oldukça büyük bir önem teşkil etmekteydi. Her yeni gelen padişah kendisi için özel olarak kendi adının ve babasının adını yazdırdığı yeni bit tuğra yaptırırdı. Bu tuğralar gönderilen mektuplarda, emirlerde, ferman ve beratlarda ve benzeri yerlere mühürlenerek tuğra bu mühre basılır ve bu emrin, fermanın padişaha ait olduğunu beyan ederdi. Tuğra, Anadolu Selçuklularında, Büyük Selçuklularda, Anadolu Beyliklerinde de Sultan Selim Tuğrası paralarda, resmi binalarda ve resmi yazılarda da kullanılmıştır. Daha sonraları pul ve bayrak üzerinde resmi dairelerin giriş kısımlarında da arma olarak kullanılmıştır. Tuğra Osmanlı devleti için ayrı bir önem arz eder bugün dahi tuğra demek Osmanlı demektir. Tuğra, farsça da nişan, Arapça da tevki şeklinde ifade edilir. Osmanlı tuğraları Osmanlı devletinde hükümdarın havi alameti Osmanlı tuğrası Orhan Bey zamanında görülmektedir. Osman Beyin tuğrası bulunmamaktadır. Yavuz Sultan Selim Tuğrası dahil bütün tuğralara özel bir ihtimama gösterilirdi ve bu tuğrayı nişancı yahut tevki çekerdi. Tuğra çekmek çok büyük bir sanat istemektedir. Tuğranın her bir çizgilerinin kendi içindeki muntazam rayihası o zamanki şartlarda büyük emek istemektedir. Öyle ki tuğralar hat sanatına bir kol oluşturmuştur. Osmanlı tuğraları zaman içinde her ne kadar padişahlara göre faklı içerikte olsalar da şekil olarak belli bir şemaya oturtulmuş ve bu düzen içinde bütün padişahların tuğraları bu şekle sadık kalarak bölümleriTuğranın Seresi kürsüsü Tuğranın alt kısmında bulunur asıl metin burada yazılmaktadır. Yani padişahların ve babalarının isimleri bu kısımda bezeleri Tuğranın sol tarafında bulunur. Genellikle nun harfi olarak yazılsa da bazı tuğralarda tamamlayıcı olarak tuğları Tuğranın en üst kısmında bulunan elif harflerine verilen addır. Bir tek tuğra haricinde bütün tuğralarda üç adet yazılmıştır. Bu tuğlar hükümdarlık alameti olarak sayılmaktadır. Genellikle tamamlayıcı olarak kullanılmış ve bu tuğları kullanmak bir gelenek halini kolları hançere Muzaffer kelimesinin üzerinden geçer ve sağa doğru birbirine paralel bir şekilde hemen bütün tuğralar bir öncekine benzetilerek hazırlanmıştır bu tuğralar da genel olarak iki beyze ve üç tuğ bulunur. 2. Murat'dan sonra Yavuz Sultan Selim Tuğrasında olduğu gibi bütün padişahların tuğralarında el-muzaffer daima tabiri kullanılmaktadır bunun anlamı daima muzaffer olan demektir. Bunun yanında tuğralara ek olarak yan kısımlarına faklı yazılarda yazıldığı bilinmektedir. Son Güncelleme 085547 Yavuz Sultan Selim Tuğrası ile ilgili bu madde bir taslaktır. Madde içeriğini geliştirerek Herkese açık dizin kaynağımıza katkıda bulunabilirsiniz. 1 Yorum Yapılmış "Yavuz Sultan Selim Tuğrası" Yavuz Sultan Selim ve diğer padişahların tuğralarında arapça hatla yazılmış muzaffer kelimesi mi kullanılmaktadır? Peki her padişah aynı hat yazısını kullanıyorsa eğer tuğranın hangi padişaha ait olduğu nasıl tespit ediliyor. E yazısından mı fark ediliyor, kronojik açıdan mı inceleniyor yoksa daha öncesinden bu tuğralar tasarlanmış mıdır? Bu konuyu açıklayabilir misiniz? Emre . 215003CEVAP YAZ Yavuz Sultan Selim Dönemi Memlük İliskisi Takib ettigi siyaset yüzünden iki devlet arasinda devam eden iyi münasebetlerin bozulmasina sebep olan Aalüddevle Bozkrt Bey'in, Selim tarafindan bertaraf edilip Dulkadir Beyligi'nin Sehsüvaroglu Ali Bey'e verilmesi, Memlûk Sultanligi'nda bir endisey... Yavuz Sultan Selim Dönemi İran Seferi Yavuz Sultan Selim Dönemi İran Seferi, Sultan Selim tahta çıktığı zamanlarda Osmanlı sıkıntılı bir dönem yaşıyordu ve bunalımın en büyük nedeni Şii Safevi Devleti idi. Osmanlı Devleti'nin Anadolu'daki egemenliğinin sağlamlaşması için Safevi Devleti'n... Yavuz Sultan Selim Dönemi Sefavi İlişkileri Erdebil Sufileri neslinden gelen Seyh Haydaroglu Sah Ismail'in, mense itibariyle Anadolu'lu Boy ve Uluslardan Ustaclu, Samlu, Rumlu Anadolulu, Musullu, Tekelü, Bayburdlu, Çapanlu, Karamanlu, Dulkadirlu, Varsak, Afsar, Kaçar ve Karacadag Sufilerini ... Yavuz Sultan Selim'in Doğu Siyaseti Trabzon'da vali bulundugu siralarda Sah Ismail'in faalietleri sonucu memlekette meydana gelen ve Siîlige dayanan iç isyanin tehlikeli boyutlarini gören Yavuz Sultan Selim, ancak babasinin yerine geçip iç güvenligi sagladiktan sonra yüzünü doguya çevi... Yavuz Sultan Selim Şiirleri Yavuz Sultan Selim şiirleri, çoğunlukla Farsça olarak yazılmıştır. Farsça'yı en iyi kullanan Osmanlı Devleti'nin padişahlarından olan Yavuz, çok güzel Farsça Divan hazırlamıştır. Bunun yanında Arapça şiirleri de bulunmaktadır. Türkçe şiirler yazdığı ... Yavuz Sultan Selimin Ölümü Yavuz Sultan Selim'in Ölümü, kara çıban denilen ve zamanın kanseri olarak düşünülen bir rahatsızlık yüzünden hastalanarak vefat ettiği bilinmektedir. Yavuz Sultan Selim'in tahta çıktıktan sonra, hükümdarlığı çok kısa süre sonra son bulmuştur. Fakat t... Yavuz Sultan Selimin Tahta Çıkışı Yavuz Sultan Selim'in Tahta Çıkışı, Babası Padişahı olan 2. Bayezid'tir. Annesi Dulkadiroğulları Beyliği'nden Gülbahar Hatun olarak bilinir. Babası Amasya'da şehzade iken dünyaya gelen Selim 10 Ekim 1470 de dünyaya gelmiştir. Tahta çıkıp 9... Yavuz Sultan Selimin Eşleri Yavuz Sultan Selim'in Eşleri arasında, Tarihe damgasını vuran Kanuni Sultan Süleyman'ın annesi olan Ayşe Hafsa Sultan'da bulunmaktadır. Ayşe Hafsa Sultan tarihte Valide Sultan olarak bilinmektedir. Bunun yanı sıra Yavuz Sultan Selim'in eşleri arasınd... Yavuz Sultan Selimin Yaptığı Yenilikler Yavuz Sultan Selim'in Yaptığı Yenilikler, Yavuz Sultan Selim'in Mısır'a yaptığı sefer sonucunda kutsal topraklar Osmanlı Devleti'nin egemenliği altına girmiştir. 6 Temmuz 1517 yılında Kutsal Emanetler Emanet-i Mukaddese adı verilen ve aralarında... Yavuz Sultan Selimin Fetihleri Yavuz Sultan Selim'in Fetihleri sayesinde, Osmanlı topraklarını genişleterek daha da zengin olmasını sağlamıştır. Hüküm sürdüğü 8 yıl boyunca, Vatani için at üzerinde geçirmiştir. Osmanlı Devletinin en iyi yıllarını yaşamış olup, Kendisinden sonra ye... Yavuz Sultan Selimin Hayatı Yavuz Sultan Selim'in Hayatı; Osmanlı padişahlarının dokuzuncusu, İslam halifelerinin yetmiş beşincisi, ikinci Beyazıt'ın oğlu, Kanuni Sultan Süleyman'ın babasıdır. Annesi Dul Kadir oğulları Beyliğinden Gülbahar Hatun, eşinin adı Ayşe Hafsa Sultan'd... Yavuz Sultan Selim Dönemi Yavuz Sultan Selim dönemi, 8 yıllık bir sürede Osmanlı toprakları iki buçuk kat daha büyümüştür. 1. Selim, Mekke ve Medine'nin Hizmetkarı ve Yavuz olarak anılan 1. Selim 10 Ekim 1470 tarihinde doğmuş olan 88. İslam Halifesi ve 9. Osmanlı padişahıdır.... Yavuz Sultan Selim Köprüsü Yavuz Sultan Selim Camii Şah İsmail Ve Yavuz Sultan Selim Yavuz Sultan Selimin Fethettiği Yerler Yavuz Sultan Selim Türbesi Yavuz Sultan Selim Kürt Şiiri Yavuz Sultan Selim Babası Yavuz Sultan Selim Babasını Öldürdü Mü Yavuz Sultan Selim Tuğrası Yavuz Sultan Selim Mısır Seferi Yavuz Sultan Selim Bedduası Yavuz Sultan Selim Dedesi Yavuz Sultan Selim Çocukları Yavuz Sultan Selim Küpe Turnadağ Savaşı Ridaniye Savaşı Çaldıran Savaşı Yavuz Sultan Selim Kimdir Yavuz Sultan Selim Dönemi Memlük İliskisi Yavuz Sultan Selim Dönemi İran Seferi Yavuz Sultan Selim Dönemi Sefavi İlişkileri Yavuz Sultan Selim'in Doğu Siyaseti Yavuz Sultan Selim Şiirleri Yavuz Sultan Selimin Ölümü Yavuz Sultan Selimin Tahta Çıkışı Yavuz Sultan Selimin Eşleri Yavuz Sultan Selimin Yaptığı Yenilikler Yavuz Sultan Selimin Fetihleri Yavuz Sultan Selimin Hayatı Yavuz Sultan Selim Dönemi Popüler İçerik Yavuz Sultan Selim Çocukları Yavuz Sultan Selim Çocukları, On dört çocuğu olduğu bilinmektedir. Yavuz Sultan Selim'in kayıtlara geçen eşi Valide Sultan diye anılan, Ayşe Hafsa sul... Yavuz Sultan Selim Küpe Yavuz Sultan Selim Küpe, Yavuz Sultan Selim'i küpe takıp takmadığı hakkında pek çok görüş bulunmaktadır. Yıllardır bize Yavuz Selim diye alıntı, Şah... Turnadağ Savaşı Turnadağ savaşı, Osmanlı devleti ile Dulkadiroğulları beyliği arasında haziran 1515 tarihinde yapılan savaş Yavuz Sultan Selim döneminde y... Ridaniye Savaşı Ridaniye savaşı Osmanlılar ile Memlûklar arasında meydana gelmiştir. Savaş 23 Ocak 1517 tarihinde gerçekleşmiştir. Bu savaş 24 Ağustos 1516 yılında ... Çaldıran Savaşı Çaldıran savaşı, Osmanlı padişahı Yavuz Sultan Selim ile şii inançları kurulmuş olan Safevi devletinin başındaki Şah İsmail arasında geçen bir meydan ... Yavuz Sultan Selim Kimdir Yavuz Sultan Selim kimdir sorusuna 9. Osmanlı padişahı, ilk Osmanlı halifesi ve 88. İslam halifesidir diyebiliriz. 10 Ekim 1470 senesinde Amasya'da do...
Tarih Dersleri Dikkatinizi çekti mi bilmiyorum fakat başlıkta da görüldüğü gibi Yavuz Sultan Selim’in padişahlık süresi sadece 8 yıldır. Fakat Yavuz Sultan Selim öylesine bir hüküm sürmüştür ki bu 8 yıla 80 yıllık iş sığdırmıştır. Trabzon Sancak Beyliği’ni yapan Şehzade Selim, sancağı yönettiği dönemde Gürcüler’le ve özellikle de Safevilerle sürekli mücadele halinde başarıları nedeniyle devlet içinde, pasif bir görüntü çizen yerine Selim’in tahta oturması gerekliliği tartışılmaya başlamıştı. Bu propagandayı yapan yani Selim’in tahta geçmesini isteyen çoğunluk Yeniçeriler iken, devlet adamları ise Şehzade Ahmet’i desteklemekteydi. Şehzade Selim 1511 yılında babasına karşı verdiği mücadeleyi kaybetmiş ve bunun üzerine Şehzade Ahmet tahta çıkmak üzere çağrılmış fakat Yeniçeriler bu durumu reddetmiştir. Aynı şekilde bu kez Manisa’da bulunan Şehzade Korkut tahta çıkması için çağrılmış yine Yeniçeriler reddetmiştir. Bu gelişmelerden sonra Yeniçeriler’in desteğini arkasına alan Şehzade Selim İstanbul’a gelmiş ve babası tahttan indirerek devletin başına geçmiştir. Bu olay Yeniçeriler’in padişahı belirlediği ilk gelişmedir. Yani ilk kez ordu siyasete karışmıştır diyebiliriz. Şimdi Yavuz Sultan Selim tahta çıktıktan sonra neler yaşandı bunlara değinelim. Yavuz Sultan Selim 1512-1520 Yavuz Sultan Selim tahta çıktıktan sonra kendisinin tahta oturmasını sağlayan askerleri memnun etmek ve ödüllendirmek için Kapıkulu Askerleri’ne Cülus Bahşişi dağıtmıştır. Cem Sultan Olayına benzer bir hadisenin yaşanmaması için Fatih Kanunnamesine dayanarak kardeşleri Ahmet ve Korkut’u etkisiz hale getiren Yavuz Sultan Selim iktidarını sağlamlaştırmıştır. Çaldıran Savaşı 1514 Kardeşlerini bertaraf edip iktidarını sağlamlaştıran Yavuz’un bundan sonraki ilk hedefi Osmanlı Devleti için hem dini hem de siyasi açıdan çok ciddi bir tehdit olan Safevi Devletini ortadan kaldırmaktı. Yavuz’un kendisine sığınan yeğeni Murat’ı sarayında öldüren Safevi Hükümdarı Şah İsmail bu tutumuyla Osmanlı Devleti’ne karşı tavrını açıkça göstermişti. Yavuz Sultan Selim savaş öncesi Anadolu’da propaganda yapan Safevi taraftarlarını sürgüne gönderdi. Ayrıca ticari amborga uygulayan Yavuz Sultan Selim, İran ipeğinin batıya gidişini durdurmak için ipeklerin Anadolu’dan geçişini yasakladı. Ayrıca Yavuz’un savaşı başlatmasındaki bir nedeni de Safeviler’in, iyi ilişkiler içinde olduğu Orta Asya Hanlıkları ile ticareti sağlamak için arada engel konumun olmasıydı. Hazırlıklarını tamamlayan Yavuz Sultan Selim, Şah İsmail’e mektupla savaş ilan etti. Yavuz Sultan Selim ordusuyla birlikte Safevi sınırlarına girmişti fakat ortada Safeviler’den bir iz bile yoktu. Artık askerler açlık nedeniyle sızlanır olmuştu. Fakat Yavuz asla geri dönmeyi düşünmemiş ve hatta bu nedenle kendisine karşı gelen Karaman Beylerbeyi Hemdem Paşa’yı idam ettirmişti. Nihayet 23 Ağustos 1514 günü yapılan savaşta Osmanlı ordusu, toplar ve tüfekli Yeniçeriler’in de etkisiyle Şah İsmail’i mağlup etmişti. Şah İsmail’i mağlup edip Tebriz’e ulaşan Yavuz Sultan Selim, burada adına hutbe okutmuştur. Tebriz’de zorla tutulan tüccar, sanatkâr ve ilim insanlarını İstanbul’a göndermiştir. Turnadağ Savaşı 1515 Yavuz Sultan Selim şimdi ise Safeviler ile ortak tavır takınan ve Doğu Seferi sırasında düşmanca hareketler içinde bulunan Dulkadiroğullarına gözünü dikmişti. 1515 yılında yapılan Turnadağ Savaşı ile Dulkadiroğulları Beyliği ortadan kaldırılmıştır. Beyliğin ortadan kaldırılması ile Memlükler ile komşu olunmuştur. Mercidabık Savaşı 1516 Hatırlanacağı üzere Fatih Sultan Mehmet Dönemi’nde Memlükler’le Hicaz Su Meselesi yüzünden bozulan ilişkiler, II. Beyazit Dönemi’nde savaşa dönüşmüştü. Yavuz Sultan Selim Dönemi’nde ise Osmanlıların doğuya doğru genişlemesi Mısır’ın anahtarı durumunda olan ve Memlükler için önem taşıyan Suriye’yi tehdit etmeye başlamıştır. Osmanlı Devleti’nin kendisine saldıracağını düşünen Memlük hükümdarı Kansu Gavri, ordusuyla birlikte Suriye’ye hareket etmiştir. Kansu’nun Şah İsmail’e yardım ettiğini düşünen Yavuz Sultan Selim ise arkadan vurulma ihtimalini düşünerek Halep’e hareket etti. 24 Ağustos 1516 tarihinde Halep’in kuzeyindeki Mercidabık Ovası’nda karşılaşan iki ordu arasında yapılan savaşı ateşli silahların da etkisiyle Osmanlı Devleti kazandı. Kansu Gavri bu savaşta ölürken, Osmanlı Devleti’nin Mısır yolu açılmıştır. Zafer sonrası Abbasi Halifesi III. Mütevekkil, Osmanlılarca esir alınmıştır. Ayrıca Yavuz Sultan Selim Şam’da Muhyiddin Arabi’nin mezarını buldurup üzerine türbe ve külliye yaptırmıştır. Yavuz Şam’da kaldığı sıralarda, Muhyiddin Arabî ’nin bir kitabında geçen “Sin Şin’a girince Mim’in kabri ortaya çıkar” şeklindeki bir ifadeyi, büyük alim Kemal Paşazade ile birlikte incelemişlerdi. Burada “Sin”in Selim’e, “Şin”ın Şam’a, “Mim”in de Muhyiddin’e işaret olduğu kanatine varılmıştı. Yavuz Selim, bir gece rüyasında Muhyiddin Arabî Hazretleri’ni kendisine şöyle derken görür “Ya Selim! Senin gelmeni beklerdim. Safa geldin, hoş geldin. Mısır gazanı sana müjdelerim. Sabahleyin bir siyah ata bin. O seni bana götürür. Beni hâk-i mezelleten horluk topragından kaldır. Bana bir türbe, bir cami ve imaret yapıver. Yürü işin rastgele, Mısır fethi müyesser ola!”Yavuz sabahleyin bir siyah ata biner. At gider, Salihiyye Mahallesi’nde bir çöplükte durup eşinmeye başlar. Orası açılınca büyükçe bir taş çıkar. Üzerinde Arapça olarak “bu Muhyiddin’in kabridir” yazısı görülür. Yavuz Selim orayı temizleterek kabri ortaya çıkarır. Yavuz, 22 Ocak 1517 tarihindeki Ridâniye Savaşı ve Mısır’ın fethinden dokuz ay kadar sonra, ekim ayında tekrar Şam’a gelir ve dört aydan fazla kalır. Bu süre içinde Şeyh’in kabrine türbe, yanına ise bir cami ve aşevi yaptırır. İlk cuma namazıyla da açılışını yapar. İbn Arabi’nin Şam Salihiyye bölgesindeki türbesi. Ridaniye Savaşı 1517 Yavuz kesin bir zafer için Şam’dan Kahire’ye doğru harekete geçti. 22 Ocak 1517 tarihinde Ridaniye’de yapılan savaşı Osmanlı Devleti kazandı ve Memluk Devleti yıkıldı. Bu zafer sonucunda; Suriye, Filistin, Irak, Hicaz ile Mısır Osmanlı topraklarına katıldı. Halifelik ve İslam’ın kutsal emanetleri Osmanlılara geçti. Böylece Osmanlı Devleti, İslam dünyasında söz sahibi tek devlet oldu. Osmanlı Devleti için güneyde herhangi bir siyasi tehlike kalmadı. Venedikliler, Kıbrıs Adası için Memlûklulara ödediği vergiyi Osmanlı Devleti’ne vermeyi kabul etti. Mısır ve Suriye’nin alınması, Osmanlıların ekonomik durumunu güçlendirdi. Mısır ve Kızıldeniz kıyılarına sahip olan Osmanlılar, Hint ve Akdeniz arasındaki ticaret yoluna da hâkim oldu. Baharat Yolu hırka-ı şerif topkapı sarayı,kutsal emanetler dairesi Şimdi de Yavuz Sultan Selim döneminde yaşananları özetleyip diğer gelişmelere göz atalım. Yavuz Sultan Selim Dönemi’nde; Bozoklu Celal tarafından Tokat’ta ilk defa Celali İsyanları Sultan Selim doğu siyaseti için İdris-i Bitlisinin danışmanlığını yılında Safeviler ile Çaldıran Savaşı yapıldı ve yılında Turnadağ Savaşı ile Dulkadiroğulları’na son yılında Memlukler’le Mercidabık Savaşı yapılıp Ridaniye Zaferi ile Memluk Devleti’ne son verilip Halifelik Osmanlı Devleti’ne geçti ve Kutsal Emanetler İstanbul’a getirildi. “Benim altınla doldurduğum hazineyi, torunlarımdan her kim doldurabilirse kendi mührü ile mühürlesin, aksi halde Hazine-i Hümayun benim mührümle mühürlensin…” Yavuz’un bu sözünden sonra gelen padişahların hiçbiri hazineyi dolduramadığından, hazinenin kapısı Osmanlı’nın yaklaşık 400 yıl sonraki iflasına kadar Yavuz’un mührüyle mühürlenmiştir… Bu bilgiler MEB ve Akademik kaynaklar referans kullanılarak hazırlanmıştır. Yazar hakkında Tarih Vakti KPSS ve Diğer Sınavlara Yönelik Tarih Dersleri ve Tarih Blogu
Yavuz Sultan Selim'in Fetihleri sayesinde, Osmanlı topraklarını genişleterek daha da zengin olmasını sağlamıştır. Hüküm sürdüğü 8 yıl boyunca, Vatani için at üzerinde geçirmiştir. Osmanlı Devletinin en iyi yıllarını yaşamış olup, Kendisinden sonra yerine geçen, Kanuni Sultan Süleyman'a bıraktığı devleti en iyi şekilde yönetmiştir. Osmanlı Devletinin sınırlarını kilometre kareye SavaşıYavuz Sultan Selim, Hükümdar olduktan sonra Halep'e girerek oldukça kolay bir şekilde Halep'i Osmanlı Topraklarına katmıştır. Halep'in yanı sıra, Humus, Hama, Şam ve Eylül'de çok kolayca Osmanlı topraklarına girmiştir. 1516 yılında Kudus'e kadar gitmiştir. Çok kısa bir süre içerisinde Gazze'yi de almışlardır. Memlük Devletinin başında olan Tumanbay, Osmanlı Devleti'nin galibiyetini hazmedemez ve Yavuz Sultan Selim tarafından gönderilen barış elcişini idam ettirir. Tumanbay, Venediklilerden aldığı güç sayesinde, Rüdaniye üzerinde büyük bir orfu kurdu. Yavuz Sultan Selim Osmanlı ordusu ile birlikte Sine Çölünü çok kısa süre içerisinde geçerek, Ridaniye'de Memlük Ordusu ile karşı karşıya kalmıştır. Tumanbay, yaptığı bütün hazırlıklara rağmen, Osmanlı ordusu karşısında güçsüz kalarak, savaşı kaybetmiştir. Yavuz Sultan Selim, Tumanbay'ın cenazesinde bulunarak, kendi omuzunda taşımıştır. Ve böylece Kahire'yi de topraklara kattılar. Bu savaş sonucunda, Mısır ve Filistin Osmanlı topraklarına girmiş oldu. Mercidabık SavaşıOsmalı Devleti ve Memlüklüler arasında var olan savaş Fatih Sultan Mehmed zamanına dayanmaktadır. Bu savaş Yavuz Sultan Selim ile Memlüklüler arasında yapılan ik savaş olmaktadır. Halep şehrinin kuzeyinde yapılan bu savaşı Osmanlı Devleti kazanmıştır. Yapılan bu savaşı kazanan Osmanlı Devleti, Lübnan ve Suriye'yi topraklarına kazandırmıştır. Çaldıran Savaşı1514 senesinde İran'ın bir şehri olan Maku şehri civarlarında olmuş olan bir savaştır. Bu savaş Osmanlı Ordusunun zaferi ile sonuçlanmıştır. Yavuz Sultan Selim tüm İslam devletlerinin tek bir devlet olmaısını istemekteydi. Bu savaş sonucunda Erzincan ve Bayburt Osmanlı topraklarına kazandırıldı. Adana, Gaziantep, Hatay, Diyarbakır, Siirt, Muş, Urfa, Bingöl, Bitlis ve Tunceli gibi Doğuda bulunan önemli şehirleri de kendi topraklarına kattı. Son Güncelleme 184543 Yavuz Sultan Selimin Fetihleri ile ilgili bu madde bir taslaktır. Madde içeriğini geliştirerek Herkese açık dizin kaynağımıza katkıda bulunabilirsiniz. 3 Yorum Yapılmış "Yavuz Sultan Selimin Fetihleri" teşekkürler gerçekten çok yardımcı oldunuz yavuz sultan selim in fetettiği yerleri öğrendim Şeyma Çelik . YAZ Beğendim güzel yanı🂠ben ABD li öğrenmek zor olur bu ndan Didi . 143833CEVAP YAZ teşekürler gerçekten çok yardımcı oldunuz bana Furkan Bulut . YAZ Yavuz Sultan Selim Kimdir Yavuz Sultan Selim kimdir sorusuna 9. Osmanlı padişahı, ilk Osmanlı halifesi ve 88. İslam halifesidir diyebiliriz. 10 Ekim 1470 senesinde Amasya'da doğmuş, babası 2. Beyazıt, annesi ise Gülbahar Hatun'dur. Şehzadeliğinde alimlerden din ve fen ilimler... Yavuz Sultan Selim Dönemi Memlük İliskisi Takib ettigi siyaset yüzünden iki devlet arasinda devam eden iyi münasebetlerin bozulmasina sebep olan Aalüddevle Bozkrt Bey'in, Selim tarafindan bertaraf edilip Dulkadir Beyligi'nin Sehsüvaroglu Ali Bey'e verilmesi, Memlûk Sultanligi'nda bir endisey... Yavuz Sultan Selim Dönemi İran Seferi Yavuz Sultan Selim Dönemi İran Seferi, Sultan Selim tahta çıktığı zamanlarda Osmanlı sıkıntılı bir dönem yaşıyordu ve bunalımın en büyük nedeni Şii Safevi Devleti idi. Osmanlı Devleti'nin Anadolu'daki egemenliğinin sağlamlaşması için Safevi Devleti'n... Yavuz Sultan Selim Dönemi Sefavi İlişkileri Erdebil Sufileri neslinden gelen Seyh Haydaroglu Sah Ismail'in, mense itibariyle Anadolu'lu Boy ve Uluslardan Ustaclu, Samlu, Rumlu Anadolulu, Musullu, Tekelü, Bayburdlu, Çapanlu, Karamanlu, Dulkadirlu, Varsak, Afsar, Kaçar ve Karacadag Sufilerini ... Yavuz Sultan Selim'in Doğu Siyaseti Trabzon'da vali bulundugu siralarda Sah Ismail'in faalietleri sonucu memlekette meydana gelen ve Siîlige dayanan iç isyanin tehlikeli boyutlarini gören Yavuz Sultan Selim, ancak babasinin yerine geçip iç güvenligi sagladiktan sonra yüzünü doguya çevi... Yavuz Sultan Selim Şiirleri Yavuz Sultan Selim şiirleri, çoğunlukla Farsça olarak yazılmıştır. Farsça'yı en iyi kullanan Osmanlı Devleti'nin padişahlarından olan Yavuz, çok güzel Farsça Divan hazırlamıştır. Bunun yanında Arapça şiirleri de bulunmaktadır. Türkçe şiirler yazdığı ... Yavuz Sultan Selimin Ölümü Yavuz Sultan Selim'in Ölümü, kara çıban denilen ve zamanın kanseri olarak düşünülen bir rahatsızlık yüzünden hastalanarak vefat ettiği bilinmektedir. Yavuz Sultan Selim'in tahta çıktıktan sonra, hükümdarlığı çok kısa süre sonra son bulmuştur. Fakat t... Yavuz Sultan Selimin Tahta Çıkışı Yavuz Sultan Selim'in Tahta Çıkışı, Babası Padişahı olan 2. Bayezid'tir. Annesi Dulkadiroğulları Beyliği'nden Gülbahar Hatun olarak bilinir. Babası Amasya'da şehzade iken dünyaya gelen Selim 10 Ekim 1470 de dünyaya gelmiştir. Tahta çıkıp 9... Yavuz Sultan Selimin Eşleri Yavuz Sultan Selim'in Eşleri arasında, Tarihe damgasını vuran Kanuni Sultan Süleyman'ın annesi olan Ayşe Hafsa Sultan'da bulunmaktadır. Ayşe Hafsa Sultan tarihte Valide Sultan olarak bilinmektedir. Bunun yanı sıra Yavuz Sultan Selim'in eşleri arasınd... Yavuz Sultan Selimin Yaptığı Yenilikler Yavuz Sultan Selim'in Yaptığı Yenilikler, Yavuz Sultan Selim'in Mısır'a yaptığı sefer sonucunda kutsal topraklar Osmanlı Devleti'nin egemenliği altına girmiştir. 6 Temmuz 1517 yılında Kutsal Emanetler Emanet-i Mukaddese adı verilen ve aralarında... Yavuz Sultan Selimin Hayatı Yavuz Sultan Selim'in Hayatı; Osmanlı padişahlarının dokuzuncusu, İslam halifelerinin yetmiş beşincisi, ikinci Beyazıt'ın oğlu, Kanuni Sultan Süleyman'ın babasıdır. Annesi Dul Kadir oğulları Beyliğinden Gülbahar Hatun, eşinin adı Ayşe Hafsa Sultan'd... Yavuz Sultan Selim Dönemi Yavuz Sultan Selim dönemi, 8 yıllık bir sürede Osmanlı toprakları iki buçuk kat daha büyümüştür. 1. Selim, Mekke ve Medine'nin Hizmetkarı ve Yavuz olarak anılan 1. Selim 10 Ekim 1470 tarihinde doğmuş olan 88. İslam Halifesi ve 9. Osmanlı padişahıdır.... Yavuz Sultan Selim Köprüsü Yavuz Sultan Selim Camii Şah İsmail Ve Yavuz Sultan Selim Yavuz Sultan Selimin Fethettiği Yerler Yavuz Sultan Selim Türbesi Yavuz Sultan Selim Kürt Şiiri Yavuz Sultan Selim Babası Yavuz Sultan Selim Babasını Öldürdü Mü Yavuz Sultan Selim Tuğrası Yavuz Sultan Selim Mısır Seferi Yavuz Sultan Selim Bedduası Yavuz Sultan Selim Dedesi Yavuz Sultan Selim Çocukları Yavuz Sultan Selim Küpe Turnadağ Savaşı Ridaniye Savaşı Çaldıran Savaşı Yavuz Sultan Selim Kimdir Yavuz Sultan Selim Dönemi Memlük İliskisi Yavuz Sultan Selim Dönemi İran Seferi Yavuz Sultan Selim Dönemi Sefavi İlişkileri Yavuz Sultan Selim'in Doğu Siyaseti Yavuz Sultan Selim Şiirleri Yavuz Sultan Selimin Ölümü Yavuz Sultan Selimin Tahta Çıkışı Yavuz Sultan Selimin Eşleri Yavuz Sultan Selimin Yaptığı Yenilikler Yavuz Sultan Selimin Fetihleri Yavuz Sultan Selimin Hayatı Yavuz Sultan Selim Dönemi Popüler İçerik Yavuz Sultan Selim Dedesi Yavuz Sultan Selim'in Dedesi, İstanbul'u fethi ile tanınan Fatih Sultan Mehmed'dir. Osmanlı Padişahları arasından yedinci hükümdar olmuştur. 1431 yılı... Yavuz Sultan Selim Çocukları Yavuz Sultan Selim Çocukları, On dört çocuğu olduğu bilinmektedir. Yavuz Sultan Selim'in kayıtlara geçen eşi Valide Sultan diye anılan, Ayşe Hafsa sul... Yavuz Sultan Selim Küpe Yavuz Sultan Selim Küpe, Yavuz Sultan Selim'i küpe takıp takmadığı hakkında pek çok görüş bulunmaktadır. Yıllardır bize Yavuz Selim diye alıntı, Şah... Turnadağ Savaşı Turnadağ savaşı, Osmanlı devleti ile Dulkadiroğulları beyliği arasında haziran 1515 tarihinde yapılan savaş Yavuz Sultan Selim döneminde y... Ridaniye Savaşı Ridaniye savaşı Osmanlılar ile Memlûklar arasında meydana gelmiştir. Savaş 23 Ocak 1517 tarihinde gerçekleşmiştir. Bu savaş 24 Ağustos 1516 yılında ... Çaldıran Savaşı Çaldıran savaşı, Osmanlı padişahı Yavuz Sultan Selim ile şii inançları kurulmuş olan Safevi devletinin başındaki Şah İsmail arasında geçen bir meydan ...
Osmanlılarda Harita Kullanımı ve Haritacılık Göçebe yaşamında bir gerekliliği olaral Türkler çok eski devirlerden beri harita yapıyorlardı. Hiç şüpheiz ki bu gelenekten gelen Osmanlılarında da harita kullanmakta idiler. Ancak erken devirlerine ait bu haritaların hiç birisi günümüze Sultan Mehmed’in padilaşlığında Venedik devletine karşı girişilen rekabetinde etkisi ile Osmanlı haritacılığı gelişme gösterdi. Fatih, Batlamyus’un “Geographia” adlı eserinin tercüme edilmesini ve bu eserden hareketle bir dünya haritası hazırlanması Çelebi, döninde İstanbul’da bir “esnâf-ı harîtacıyân” denilen harita çizmekle ve yapmakla meşgul olan bir esnaf gurubunun varlığından bahseder. Evliya, birkaç lisan birden bilen, özellikle Latince’ye çok iyi âşinâ olan bu haritacı esnafının, hazırladıkları haritaları gemicilere sattıklarını belirtir ve gemicilerin bu sayede okyanuslarda ve büyük denizlerde korkusuzca gezdiklerini Dünya HaritasıOsmanlıda Bilinen en eskisi portolan deniz haritası 1413 tarihini taşıyan Ahmed b. Süleyman et-Tancî’nin Karadeniz’i Atlas Okyanusu’nun doğusundaki Avrupa ve Afrika sahillerini, İngiltere adalarını gösteren deniz haritasıdır. Yine Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesinde kayıtlı bulunan Ebü’l Hasan’a ait deniz haritası ise Avrupa, Afrika ve Osmanlı Devleti’nin üç kıtadaki topraklarını göstermektedir. Muhtemelen Kanunî Sultan Süleyman dönemine ait olan haritada şehirler kaleler resmedilmiş, vilâyet adlandırması ile otuz altı değişik bölgenin isimleri ve bayrak şekilleri haritacılığının en ünlü temsilcilerinden biri de Pîrî Reis’in “Kitâb-ı Bahriyye”sidir. Kitap Piri Reis’in amcası Kemal Reis’le birlikte başladığı gemicilikteki müşahede ve tecrübelerini aktardığı bir şaheserdir. Kitabın yazılmasında bütün bilgilerin yalnız haritalar üzerinde verilemeyeceği düşüncesinin de payı ÇelebiEserde büyük denizler ve adaları, Sultaniye, Kilitbahir ve Bozcaada’dan itibaren Ege denizi, Mora, Adriyatik kıyıları, Venedik, Anadolu’nun batı kıyısındaki ada ve limanlar üzerinde ayrıntılı bilgiler verilmektedir. Pîrî Reis anlattığı her limanı ayrı ayrı göstermiş ve oradaki önemli binaların resimlerini çizmiştir. Kitâb-ı Bahriyye’de de sığ yerler, kumsallar, güvenli limanlar, kayalıklar, su kaynakları ve yerleşim merkezleri özenle Piri Reis’in 1929 yılında keşfedilen meşhur dünya haritasına olan ilgi de hiç eksilmeden devam etmektedir. Mart 1513 tarihli olan ve Gelibolu’da çizilen bu dünya haritasının bugüne sadece bir parçası ulaşabilmiştir. 1517 yılında Kahire’de Yavuz Sultan Selim’e takdim edilen bu haritanın elde kalan parçası Atlas Okyanusu’nun iki kıyısında İspanya, Portekiz ve Batı Afrika ile Amerika’nın doğu kısımları, Florida ve Antiller’i Lokman’ın Sultan III. Murad Şehinşahnâmesi’ndeki minyatürde bir yer küresi bulunmakta ve üzerindeki dünya haritasında yeni keşfedilen yerlerin Pîrî Reis’in haritalarına göre daha doğruya yakın çizilmiş olduğu görülmektedir. Bu durum, Pîrî Reis’ten sonra meydana gelen gelişmelerin takip edildiğini ortaya ReisOsmanlı haritacılık tarihinin bel kemiğini oluşturan İbrahim Müteferrika’nın bu sahadaki faaliyetleri, o günün Osmanlı haritacılığını daha üst seviyeye taşıma amacına yönelik hedefler gütmekteydi. Yeni bir dönemin açılmasına ön ayak olmuş bu gayretlerin dünya haritacılık tarihinde de anlamlı bir yeri vardır. Muasır bazı Batılı eserler, onun matbaasındaki altı makineden ikisini harita basımına tahsis ettiğini ÇelebiÇeviri harita ve atlasların ortaya çıkarılması ve basma haritaların yaygınlaştırılması meseleye sahip çıkılıp kavrandığının işareti sayılabilir. Aynı kategoride Ressam Mustafa’nın 1768 tarihli Avrupa haritası yine bu yıla ait Kırım ve Nogay memleketi haritası gibi dağınık bölge haritaları da bulunmaktadır. Sulu boya kullanılarak yapılmış harita defterleri ise geniş bir çevreye yayılmış olan aynı tarihlerdeki alâkanın ifadesidirÇeviri harita ve atlas basımlarına özellikle, 1797′de müderris Abdurrahman Efendi yönetiminde açılan ve harita basımı için bir “harita destgâhf tezgâh ayrılan Mühendishâne-i Berrî-i Hümâyun Matbaası’nda devam edilmiştir. Asya, Avrupa, Afrika ve Amerika kıta haritaları 1797, daha sonra da Akdeniz. Karadeniz ve Marmara denizinin portolan haritaları basıldı. Çeviri harita ve atlas basımı XIX. yüzyılın başlarından itibaren hızlanmış ve bunların etrafında modern anlamda yeni çalışma ve araştırma alanlarının oluşmasına katkıda Başbakanlık Osmanlı Arşivi ve çeşitli kaynaklardan derlenmiş, her biri birer vesika niteliğinde orijinal Osmanlıca haritalar yer almaktadır İstanbul- Suriçi ve ÜsküdarOsmanlı Asya’sı Anadolusu1900 Başında KafkasyaCezayir-i Bahr-i Sefid Vilayetiİstanbul HaritasıAvrupa TurkiyesiRumeli Demiryolları HaritasıAnadolu Demiryolları HaritasıAnadolu VilayetleriBibliyografya Fikret Sarıcaoğlu, “Harita, Osmanlı Dönemi”, DİA, C. XVI 1997, 210-216. Muzaffer Serbetçi, Harita bilimi tarihinde biyografiler, YTÜ, Istanbul, 1999
yavuz sultan selim zamanında osmanlı haritası